Önümde bir harita. Ufacık Gazze çeşitli renklerle 7-8 parçaya daha bölünmüş. En büyük parça ise İsrail Ordusuna verilmiş. İsterse diğer bölgelere de girebilecek! Şimdilik biraz ötede duruyorlar. Buna seviniyorlar! İnanılmaz bir düşkünlük.
Bu ne haritası? Mondoros mu Sevr mi? Ve “İslam”cılar, Aktroller utanmadan davulla zurnayla bunu kutluyor. Osmanlı geri dönmüş.
Lozan’a hezimet diyen çürümüş kafanın aradığı “zafer” ne ola ki? İşte o “zafer” Gazze’ye otel açacağım diyen Trump’un yoklama kağıdına yazılmak.
Gerici utanmazdır. Ona göre Türk Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın zaferini taçlandıran Lozan hezimettir. Ancak Trump’un arkasına dizilip, Gazze’yi ve Filistin’i paramparça eden anlaşmayı “zafer” diye alkışlarlar.
Türk askeri Yunan’ı denize döker. Bunlara göre hezimet.
İstanbul’dan işgalciler kovulur. Bunlara göre hezimet.
Boğazlarda tam bir Türk egemenliği sağlanır. Bunlara göre hezimet.
Hatay’ı vatana kazanırız. Bunlara göre hezimet.
Kıbrıs’a 100 yıl sonra Türk Bayrağı yeniden dikilir. Bunlara göre yine hezimet.
“Keşke Yunan kazansaydı” diyen için tabii ki bunların hepsi hezimet. Eski Türkiye dedikleri Türkiye toprak kazanırdı. Bunlar sadece Türkiye’yi değil, Irak’ı, Suriye’yi ve nihayet Filistin’i de bölme derdinde.
Be hey yobaz! Senin arzu ettiğin gibi “Yunan kazanamadı” ama istediğin Gazze’de oldu. Bu mu hayal ettiğin zafer?
Hakikaten zafer diye de kutluyor dinciler. Hakikaten bunlar dindar değil “din”ci. Din satıcı.
Bir de Türk askeri İsrail için bekçilik yapacakmış orada. “İstikrar” sağlayacaklarmış. Gazze’ye kumar otelleri açacağım diyen Trump’un emrinde.
“İstikrar” gelince ne yapacak Türk askeri. Trump’un gazinolarında kapı güvenliğini mi alacaklar? Bunlar hakikaten Anzavur torunu.
Ayrıca 15 milyar dolarlık bir fon oluşacakmış. Bu fonun nasıl harcanacağını da Trump’un başkanlık edeceği, savaş suçlusu Tony Blair’in koordinatörlüğünü yapacağı bir komisyon gözetecekmiş. Yani sömürge idaresi. Aferin be yobaz. Ne yaptın ne ettin İngiliz’i soktun yine Filistin’e.
Tam sömürgecilik. Mandaterlik desek, o da değil. Çünkü ne Gazze ne Batı Şeria ne de bütün Filistin’de göstermelik de olsa, içişlerinde bağımsız otonom bir idare de yok.
Teknokratlar yönetecekmiş Filistinlileri. Teknokratları da Trump’un komisyonu atayacak. İsrail’in canına minnet. Ne uğraşsın?
İsrail’in uygun gördüğü yerler İsrail işgali altında kalacak, diğer yerler de Trump hangi ülkeye emrederse, oradan gelecek güvenlik elemanlarına bırakılacak. Asker demiyorum özellikle. Güvenlik elemanı. Çünkü Trump ve Netanyahu’nun emri altında ve onların ihtiyaçları doğrultusunda görev alana, asker denmez güvenlikçi denir.
Bir lafım da Hamas’a. İki yıl oldu. “Taarruzun” hedefi bu muydu?
Asla değişmez bir tarih dersi. İslamcıların liderlik ettiği her Ulusal Kurtuluş Hareketi hezimete uğrar. Adı üstünde Ulusal Kurtuluşçuluk, ulusçuluk ister.
İsrail’in en büyük zaferi, yıllar önce FKÖ’yü tasfiye edip, CIA ile birlikte Hamas’ı Filistin direnişinin başına geçirmesidir. Saddam’ı bu yüzden şehit ettiler.
Saddam’ın desteklediği FKÖ yarım asır davayı taşırken, başta CIA-MOSSAD’ın tertibiyle güçlenen, sonra İran’ın ve bir takım karanlık güçlerin desteklediği Hamas, 20 yılda Filistin’i bu hale getirdi. Bugün Sevr’i davul zurnayla kutlamak zorunda kalıyor Filistin halkı. Yazık.
Filistin’i önce Gazze ve Batı Şeria diye böldüler. Yetmedi şimdi Gazze’yi bile bölüyorlar. Türkiye’deki İslamcılar bayram yapıyor.
İşte bunlar bu yüzden Sevr’e aşık, Lozan’a düşman. Onlara fetvacılık oynayabilecekleri iki karış arazi ver. Ötede Trump kumar oynatsın, göbek attırsın önemli değil. Yeter ki şeriatçılık fantezilerine kimse dokunmasın.
Dubai’de olan Gazze’de niye olmasın ki? Fetvasını bulmak kolay. Ancak şu haliyle bu anlaşma Hamas için bile hezimet. ABD ve İsrail listeler hazırlıyor. Hamaslı ilan ettikleri herkes Gazze’den sürülecek. Esir değiş tokuşuyla bırakılanların önemli bir kısmı doğrudan Mısır’a gönderildi zaten.
Peki ama Türkiye? Kaçı Türkiye’ye gönderildi? Filistinlilerin sürgün edilmesi için Türkiye’nin seçilmesi, nasıl oluyor da Türkiye için bir zafer oluyor. Tam tersine bu Türkiye’yi İsrail ve ABD kuklası yapar.
İsrail’in tek derdi zaten Filistin’de kim varsa ya öldürmek ya sürmek. AKP de “kapıları mazlumlara açtık” bahanesiyle hem Filistin davasını hem Türkiye’yi satıyor.
Aktroller, yeni sömürgeci Trump’un arkasında “hazır ol”da bekleyip, yoklama vermeye “zafer” diyor. “Dünya lideri Erdoğan” diye başlıklar atıyorlar.
İyi de orada 30 tane falan ülke vardı. Çoğu sömürgecilerin kukla Körfez emirlikleri. Hepsi Trump’un arkasında dizildi. Hepsi mi dünya lideri?
Yoklama yaptı adam be. Benzetme değil. Gerçekten de yaptı. Tek tek isimlerini okudu. “Burada” dedirtti hepsine. Bir tane İslamcı utanmıyor. Hiçbirinizde mi ulusal onur yok?
Sadece Türkiye değil dünkü Trump şovunda figüranlık yapan bütün ülkeler için görüntüler utanç vericidir.
Asıl sorulması gereken ise Türkiye, Katar ve Mısır’ın Trump ile imzaladığı metinde ne olduğudur.
Türkiye neden bunu imzaladı ve tam olarak neyi imzaladı? Muhalefet uyuyor mu?
Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası anlaşmaları onaylama merci hâlâ TBMM’dir. Özgür Özel dahil kimse hâlâ imzalanan metinde ne var sormadı.
2021 yılında ilk göreve geldiğinde Biden ile RTE yasadışı ve gizli bir mutabakata varmıştı. Bu mutabakattan sonra Türkiye’nin doğu sınırı delik deşik oldu. 2 ay içinde 500 bin Afgan Türkiye’ye yasadışı bir şekilde girdi. Bunlar ABD ve CIA’nın kullanıp attıklarıydı.
AKP iktidarda kalmak için Biden’a bu tavizi verdi. Türkiye’yi ABD’nin işbirlikçilerini atacağı bir çöp gibi pazarladılar.
Şimdi neyin imzası atıldı? 2 yıl önce öngördüğümüz ve ifşa ettiğimiz, ABD-AKP-İsrail gizli anlaşması fiiliyata mı geçiyor? İsrail’in “sakıncalı” ilan ettiği 500 bin Filistinli Türkiye’ye mi sürülecek?

