No Result
View All Result

3 milyon hayalet seçmen

Sahte diploma skandalı ile birlikte gündeme gelen konuların başında Hayalet Seçmenler bulunuyor. Bu konuyu ilk kez gündeme getiren ise Türk Solu’ydu. Genel Yayın Yönetmenimiz Ali Özsoy, 19 Mart 2019 tarihinde yayınlanan yazısında AKP’nin nüfus rakamlarıyla oynayarak nasıl Hayalet Seçmen yarattığını ortaya koymuştu. Güncel gelişmeler ışığında, Ali Özsoy’un yazısını yeniden dikkatinize sunuyoruz.

Ali ÖZSOY by Ali ÖZSOY
5 Ağustos 2025
in GÜNLÜK
0
3 milyon hayalet seçmen

Abdülmecid’i gören seçmen nine

AKP’nin “usta”sı her seçimi kazanmakla övünür. Oysa AKP’nin seçim performansı değil “seçim gecesi” performansları onlara zafer getiriyor. Bazen trafolara kediler girdi. 2014’teki yerel seçimlerde gördüğümüz gibi “sistem” 12 saat kilitlendi bazen. Ankara’da Mansur Yavaş’ın başkanlığı gasp edildi. Sonra referandumdaki “mühürsüz oylar” meselesi… Kısacası AKP döneminde seçim gecesi sadece ve sadece şaibe gecesidir.

AKP’nin iktidar döneminde her seçim bir skandal bir kepazelik patlar. Geçen seçime “mühürsüz oy” bu seçime ise “Hayalet Seçmen” olgusu damgasını vurdu.

Bu seçimin sembol ismi Ayşe Nine. Resmi adıyla Ayşe Ekici. Ayşe Nine 165 yaşında! Yani 1854’te doğmuş. Ayşe Nine, Abdülmecid’i bile görmüş anıt (!) bir şahıs adeta. Şimdi ise yerel seçimlerde oy kullanacak. Allah uzun ömür versin!

Muhalefet Ayşe Nine’yi gündeme getirince YSK Başkanı bu tür hataların düzeltileceğini ve bu hatanın çok önemli olmadığını vurgulamak için şöyle bir bilgi verdi. 100 yaş üstü seçmen sayısı sadece 6.389 imiş. Bunları da tek tek kontrol edeceklermiş.

Tabii ya! 6389 ne ki?! 60 milyona yakın seçmenin olduğu yerde seçimi etkilemez. Ama durun! Bu mesele bu kadar basit değil. TÜİK’e bağlı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne (ADNKS) göre yapılan nüfus sayımında 2018 yılında 100 yaş üstü nüfus sayısı 4.990 çıkmış.

Oysa matematikten biraz anlayan biri şunu düşünür. Bu kadarlık küçük bir ölçekte, sadece 100 yaş üstü kesimde, bile seçmen sayısı resmi nüfustan %28 daha fazla. Bu nasıl iş?! Rahmetli Ayşe Nine gibi diğer yaş gruplarında kaç “ölümsüz” var? Öldüğü halde seçmen kalan kaç kişi var?! Seçim günü mezardan çıkıp okullarda sandıkların önünde “boy gösteren” hayaletlerin sayısı kaç?!

Hayalet seçmen nedir?

Muhalefet seçim gecesi oylarına sahip çıkmaya çalıştı. Oy hırsızlıklarına engel olmaya çalıştı. Bu elbette yapılması gerekiyordu. Ama AKP oy hırsızlığı operasyonunu seçim geceleri gerçekleştirmiyor ki! Tam 17 yıllık sistematik ve teknolojik bir sandık gaspı operasyonu var. TÜİK, ADKNS ve MERNİS burada kilit kısaltmalar.

Yaşar Okuyan Türk Solu sayfalarında “hayalet seçmen” denen olguyu ilk kez gündeme getirmişti. Daha sonra her seçimden sonra Türk Solu “hayalet seçmen” meselesini gündeme getirdi.

Her seçimden sonra muhalefet bir ölüm sessizliğine gömülürken, Türk Solu bas bas bağırarak “hayalet seçmen”lerden bahsetti. Ve sonunda YSK Başkanı bizzat bu seçim üç kez açıklama yapıp “hayalet seçmen yoktur” demek zorunda kaldı.

Oysa biz bunu uydurmuyoruz. Devletin iki resmi sayısı birbirini tutmuyor. Çok basit formüle edelim: Nüfus artışı ile seçmen artışı arasında bariz bir fark var. Ve bu fark AKP iktidarı döneminde milyonları buldu. Bu fark açıklanamıyor. Açıklanamadığı sürece de bu şaibe var olacaktır. İleride çok kişi bu meseleden yargılanır, hem de Anayasal düzeni ortadan kaldırma suçuna girer bu. Çünkü alelade bir seçim hilesi değil bu. Örgütlü, planlı, devlet erkini kullanan ve 17 yıla yayılmış demokrasiye yönelik bir operasyon bu.

Seçmen Artışı – Nüfus Artışı = Hayalet Seçmen

Konumuza geri dönelim. Hem seçmen sayısı hem nüfus tek bir veri tabanından oluşturuluyor. ADNKS yani Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi. Eskiden nüfus sayımı insanları eve kapatarak 5 veya 10 yılda bir yapılırdı. 2007’den itibaren artık bu TÜİK tarafından ikametgâha göre yapılıyor. AKP iktidara geldikten hemen sonra yani 2002’den itibaren seçmen sayısında çok büyük artış oldu. Ancak 2000 yılı ile 2007 yılı arasında yeni bir nüfus sayımı olmadığı için bu seçmen artışındaki şaibeyi ispat etmek imkânsız gibiydi. Fakat ne zamanki 2007’den itibaren TÜİK ADNKS sistemine geçti işte o an seçmen sayısındaki anormal artış göze batmaya başladı. Çünkü aynı veritabanına göre nüfus 1 artıyorsa seçmen en az 2 artıyordu.

İşte buna hayalet seçmen diyoruz. Küçük ve kaba bir formül verelim. Seçmen Artışı eksi Nüfus Artışı eşittir Hayalet Seçmen. Yani seçmen sayısındaki artıştan nüfus artışını çıkardığımızda aradaki fark açıklanamayan seçmen sayısıdır. Hayaletlerdir.

Aslında bu fark ANAP döneminde de olmuş. Ama o dönem iki kez seçmen yaşı indirilmiş. Onun haricinde seçmen sayısının yıllık artışı ile nüfusun yıllık artışı 2007’e kadar başa baş gitmiş genellikle.

Şöyle bir misal vereyim.

1990 yılında nüfus sayımı yapılmış. Sonuç = 56.473.653.

2000 yılında nüfus sayımı yapılmış. Sonuç = 67.804.543.

1990-2000 arası nüfus artışı = 11.330.890 çıkıyor.

1991 ve 1999’da iki seçim olmuş. 1991 ve 1999’da seçmen artışı = 7.535.210 çıkıyor.

Bu 8 yılda seçmen artışı. Bunu 8’e bölüp 10 ile çarparsak 90’lı yıllardaki yaklaşık on yılda seçmen artışını buluruz.

Bu yöntemle: 1990-2000 arası seçmen artışı 9.419.013 çıkıyor.

Yani 1990’larda nüfus sayısı mutlak olarak seçmen sayısından daha hızlı artmış. Oransal olarak ise seçmen sayısındaki artış daha fazla ancak bu açıklanabilir çünkü hem 1995’te seçme yaşı 21’den 18’e düşürüldü hem de 18 yaş üstü nüfus kesiti yıllar geçtikçe genişliyor… Buna rağmen 1990’larda on yılda nüfus artışı seçmen artışından 1.911.877 fazla olmuş. Belirttiğimiz gibi seçmen yaşının 18’e düşürülmesine rağmen seçmen artışı nüfus artışını 90’larda geçememiş. Bu da matematiksel olarak çok tutarlı. Çünkü seçmen artış hızı oransal olarak fazla olsa bile nüfus daha büyük bir küme olduğu için (18 yaş altını da kapsar) mutlak sayısal artışta seçmen sayısındaki artışın nüfus artışından az olması istatistiksel olarak beklenen olgudur.

Oysa AKP bu alanda da mucize (!) yarattı. Tüm dünya kıskansın onları. AKP döneminde hem oransal olarak hem mutlak olarak seçmen sayısındaki artış nüfus sayısındaki artışa fark attı! Bu rakamlara inansak Türkiye’nin dünyanın en hızlı yaşlanan ülke olması gerekir. Kimse ölmüyor olmalı! Tıpkı Ayşe Nine gibi!

AKP ile seçmen sayısı fırlıyor

Sadede gelelim. 1990’larda nüfus artışı ile seçmen artışı başa baş giderken 2002’den yani AKP iktidara geldikten sonra birden bire durum değişiyor.

2000 yılında AKP öncesi yapılan son nüfus sayımında Türkiye’de nüfus artış hızı yılda binde 18,5 çıkıyor. Oysa 28 Mart 2004’te yapılan yerel seçimlerde seçmen artışı hızı yılda binde 37,7 çıkıyor. Yani tüm demografik eğilimler tepetaklak oluyor. 2000 ile 2007 arasında nüfus sayımı yok ancak nüfus artışı hızına göre bir tahmine göre 2002 ile 2004 arasında seçmen artışı sadece oransal olarak değil mutlak (sayısal) olarak da nüfus artışını geri de bırakmış. Tam 400 bin ile!

Devam edelim. AKP adrese dayalı nüfus sayım sistemine 2007’de geçtikten sonra ise ciddi bir sapma olmuş. Bu sefer nüfus artışı ile seçmen artışı hızları ciddi oranda birbirinden sapmış. Seçmen sayısı nüfusa göre çok daha hızlı artmış. 2009 yılı bu açıdan en şaibeli yıl. Bu yıl seçmen artışı nüfus artışının tam 5 katı olmuş! 2007 ile 2009 arasında tam 6 milyon yeni seçmen çıkmış ortaya!

Şöyle özetleyelim. 2007 ile 2018 arasında

(Yurt İçi Seçmen Artışı) – (Nüfus Artışı) = 2.105.703 olmuş.

Yani yurtiçi seçmen sayısı son 10 yılda nüfusa göre 2.105.703 daha fazla artmış.

Bu konuda her seçimden sonra ne zaman Türk Solu olarak bu konuyla ilgili paylaşım yapsak hemen AKP’liler ve çok bilmiş bazı pesimist “muhalifler” damlar. Türkiye nüfusun yaşlandığını, 18 yaşından büyük yaş grubunun artığını bu yüzden seçmen sayısının daha hızlı arttığını söylerler.

Bu doğru. Çünkü ölüm oranı nüfusun yaş ortalamasından bağımsız olarak aşağı yukarı sabit kalır. Doğum oranı ise şehirleşme ile birlikte düşer. Bu yüzden nüfus artış hızı yavaşladıkça nüfustaki 18 yaş altı kesimin oranı genel nüfusa göre düşer. Bu ise 19 yaş üstü nüfus artışının toplam nüfus artışından bir miktar fazla olmasına yol açabilir. Örneğin Türkiye’de ölüm oranı 2009’da %5,1 idi. 2017’de bu oran sadece %5,3’e çıktı. Ancak doğum oranı aynı dönemde %17,6’dan %16,1’e düştü.

Ancak tüm bu olgular bile seçmen sayısının artış hızının AKP dönemindeki fırlayıp gitmesini açıklayamıyor. Çünkü TÜİK 19 yaş üstü nüfusu da açıklıyor her sene. Hatta seçmen artışı ile nüfus artışı arasındaki farktan çok daha büyük bir fark seçmen artışı ile 19 yaş üstü nüfus artışı arasında var. Yani itirazları dikkatte aldığımızda hayalet seçmen sayısı neredeyse bir 1 milyon artıyor.

3 milyon hayalet seçmen

Şimdi AKP’lilerin itirazlarını da dikkate alarak tekrar hayalet seçmen sayısını hesaplayalım. TÜİK’in nüfus istatistiklerinde 19 üstü yaş grubu nüfusunu da inceleyelim. Evet, oransal olarak seçmen artışının nüfus artışına attığı farka göre, seçmen sayısının 19+ nüfusa attığı fark daha düşük ama sayısal olarak seçmen sayısındaki artış 19+ nüfusun artışına daha da fazla fark atmış. Yani seçmen sayısı artış hızı nüfus artış hızından neredeyse 2 kat fazla iken, seçmen sayısı artış hızının 19 yaş üstü nüfus kesitinin artış hızına attığı fark 1,5 kat düzeyinde.

Şimdi de yıllık artış hızına değil 11 yıllık artış hızına bakalım.

11 yıllık dönemde seçmen sayısı nüfusa göre 1,94 kat hızlı artarken, aynı dönemde seçmen sayısı 19 yaş üstü nüfusa göre 1,36 kat hızlı artmış. Yani iddia edildiğinin tersine yaşlanma hızı ve 19 yaş üstü nüfusun artması seçmen sayısındaki bu muazzam artışı açıklamıyor. Eğer öyle olsaydı seçmen artış hızı ile 19 yaş üstü nüfus artış hızının aşağı yukarı aynı olması gerekirdi. Ancak seçmen artış hızı burada fark atıyor.

Hatta 19 yaş üstü nüfusa seçmen sayısının oransal olarak attığı fark, nüfusun artışına arttığı oransal farktan az olsa bile mutlak sayısal fark karşılaştırınca durum daha vahim.

Şöyle ki 2007-2018 arası:

(Yurtiçi Seçmen Artışı) – (Nüfus Artışı) 2.105.703 iken

(Yurtiçi Seçmen Artışı) – (19 yaş üstü Nüfus Artışı) 2.914.875 olmuş.

Yani “seçmen sayısı nüfus sayısından hızlı artıyor, bu fark 11 yılda 2.105.70. 11 yılda 2.105.703 hayalet seçmen var görüşümüzü –nüfus yaşlanıyor, 19 yaş üstü nüfusu dikkate almalısınız- eleştirisi ile sınadığımızda hayalet seçmen sayısı düşmüyor tam tersine daha da artıyor. Sağolun AKP’liler. Daha doğru bir hesaba ulaştık. Bu daha yeni ve doğru hesaba göre hayalet seçmen sayısı 2.914.875!

İbrahim Kahveci neden sansür yedi?

Karar gazetesi ekonomi yazarı İbrahim Kahveci 2018 yılının TÜİK nüfus verileri ile ilgili önemli bir yazı yazdı. Her yıl düşen nüfus artış hızı nasıl olduysa 2018’de 2 puan artmıştı. Oysa aynı TÜİK’in verilerine göre 2018 sayısında doğum oranı artmadığı gibi 2017’ye göre düşmüştü. Ölüm oranı da aşağı yukarı sabitti. İç göç dış göç rakamları da ortadaydı.

İbrahim Kahveci’ye göre 2017 yılı nüfus rakamları veri alındığından Türkiye 100 milyon nüfusunda sabitlenecekken bu yeni rakamlara göre yapılacak bir projeksiyonda ülke nüfusunun 120 milyona çıkacağı varsayılıyordu.

Ne olmuştu?! Reis emrettiğinde işsizlik ve enflasyon oranı bir ayda düşüyor ya! Acaba birden bire herkes 3, 4 ve hatta 5 çocuk mu yapıverdi “yerli ve milli” bir şuurla. Çünkü nüfus trendleri çeyrek yüzyıllık hatta yarım yüzyıllık trendlerdir. Bir yılda bir ulus birden bire 20 milyonluk yeni nüfus yaratma kapasitesine ulaşamaz!

İbrahim Kahveci aslında TÜİK’in kendi verileri arasında bir tutarsızlık olduğunu saptıyor. Yani TÜİK 2018’de kendince bir düzeltme, ya da yabancı terimle “correction” diyelim, ama bu yaparken doğum oranı, ölüm oranı, göç oranı rakamlarında rötuş yapmayı unutmuş. Nasıl bir çaresizlik!

Kahveci’ye göre TÜİK’in diğer verileri ile karşılaştırıldığında 2018 yılındaki açıklanamayan nüfus artışı 966.331, yani neredeyse 1 milyon kişi.

Bu yazı nedense birden bire Karar’ın internet sitesinden ve sosyal medya hesaplarından kaldırıldı.

Ben ise TÜİK’tekilere acıyorum. Yılda binde 13’lerde seyreden nüfus artışına karşın 2009’daki gibi binde 70’lere dayanan bir seçmen artışı akıllara ziyan bir durum yaratıyordu. Böyle giderse dünyada seçmen sayısı nüfus sayısından fazla olan ilk ülke olacaktı Türkiye. Bir “AKP mucizesi” daha!

Bu eğilimi dengelemek için 2018’de sahte seçmen yerine sahte nüfus üretmek zorunda kaldılar. Yani öldürmeyen Allah öldürmez ya! Ayşe Nine’ler ve daha niceleri ölmediği için yıllarca seçmen sayısı şişti. Şimdi anlaşılan doğurtan Allah doğurtuyor diyeceğiz ve kimden nereden doğduğu belli olmayan, hiçbir ölüm, doğum, göç verisiyle uyuşmayan yeni vatandaşlar, internetteki robot hesaplar misali ortaya çıkarılıyor.

Buradaki temel mesele AKP’nin Türkiye gerçeğiyle çatışan bir parti olmasıdır. AKP sosyolojiye yenik düşüyor. Genç nüfus yani yeni seçmenlerde AKP’ye destek düşük. Yine şehirleşme oranı arttıkça AKP oyu düşüyor. Üniversite mezunu sayısı arttıkça AKP oyu düşüyor. AKP eriyen bir parti. Buna engel olmak için yıllarca sahte seçmen ürettiler. Bunun temel yolu nüfus veritabanında belli isimlerin ölmemesiydi. Seçmen olarak kalmasıydı. Seçmen sayısı ile nüfus arasındaki tutarsızlığı bu yarattı. Ancak artık bu yetmediği için son iki yılda bu sefer nüfus artışı mucizevi şekilde hızlandı. Yani hayalet seçmenler eskiden “ölümsüz”lerden devşiriliyorken artık naylonlardan devşiriliyor. Bunlara da “robot hesap” gibi “robot seçmen” diyebiliriz.

Bu hızla 100 milyon değil 120 milyona ulaşırsa Türkiye nüfusu, 20 milyon yeni seçmeni (!) sayesinde AKP’nin belki Ayşe Nine’ler de huzura ulaşabilir. 200 yıl yaşamak zorunda kalmazlar!

Previous Post

“Sahte diploma” skandalının hatırlattığı:
AKP’nin hayalet seçmenleri

Next Post

E-imza ile sahte diploma üretilen yerde seçim güvenliği olamaz!

Next Post
E-imza ile sahte diploma üretilen yerde seçim güvenliği olamaz!

E-imza ile sahte diploma üretilen yerde seçim güvenliği olamaz!

Facebook Twitter Instagram

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.

No Result
View All Result
  • TÜRKSOLU
  • GÜNLÜK
  • HAFTALIK
  • ARŞİV
  • İLERİ YAYINLARI KİTAPLIĞI

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.