Önceki gün, 10 Kasım’dı. Ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümsüzlüğe ulaşmasının yıldönümünde Türk milleti Atatürk’ü yine saygıyla, sevgiyle, özlemle ve minnetle andı.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Türk milletiyle aynı hisleri paylaşmayan kesimler vardı. Hayır, AKP’den bahsetmiyorum. Onların zaten Türk milletiyle herhangi bir alakası olmadığı için onları dışarıda tutuyorum.
Bahsettiğim Sol kesim. Daha doğrusu Sol basında çıkan 10 Kasım haberleri ve Sol partilerin yaptıkları anma açıklamaları. O kadar zorlama bir anma çabası içindeler ki, hani hiç anmasalar daha iyi dersiniz.
Şimdi gelin örnekleriyle görelim.
BirGün gazetesi, birinci sayfadan “Saygı ve özlemle anıyoruz…” başlığı altında Atatürk’ün ölümünün 84. Yılında tüm ülkede “anılacağını” yazmış. Her ne kadar başlıkta “anıyoruz” dese de haberin devamında ve içerdeki haberde “anılacak” denilmiş.
Bu tür haberlerde kelimelerin seçimi çok önemlidir. Birinci çoğul şahıs kullanırsanız, bu sizin yapılacak eylemi sahiplendiğinizi gösterir. “Anıyoruz” dediğinizde anma fiilini gerçekleştirenlerden biri de sizsinizdir. “Anılacak” denildiğinde ise bu sizden bağımsız birilerinin yaptığı anma fiili demektir. Birileri anacak ama o birilerinin içinde ben yokum anlamına gelir.
Evrensel gazetesi, bu konuda çok tutarlıdır. Milli bayram mı var, o bayram “kutlanacak”tır. Atatürk’ün ölüm yıldönümü müdür, Atatürk “anılacak”tır. Bu ifade, birileri kutlayacak, birileri anacak ama o birilerinin arasında biz olmayacağız demektir. Nitekim Evrensel‘in 10 Kasım haberinin başlığı da “Atatürk bugün anılacak”tı.
Gerçi bu kesimlerin Atatürk’ün adını yazmaları bile onlar açısından başlı başına bir ilerlemedir. Yakın bir zamana kadar Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığında birbirleriyle yarışanlar, AKP’ye karşı Atatürk’ü ve Cumhuriyeti sahiplenmeye çalışıyorlar. Ama işte serde Atatürkçülük olmayınca bu çaba da oldukça güdük kalıyor.
Bu gazetelere milli bayramlarda CHP’li belediyelerden ilan yağar ve bu gazeteler kutlamadıkları bayramın ilanını yayımlamaktan gocunmaz. Bu gazeteleri çıkaran arkadaşlar o kadar Solculardır ki, milli olan her şeye karşıdırlar. O nedenle milli günlerde Türk milletinin yaşadığı coşkuyu yaşayamazlar. Hatta o coşkuyu eleştirirler. Madem o kadar Solcusunuz, o ilanları da almayın! Hem kutlama ilanı ya da Atatürk’ü anma ilanı alacaksın hem de kutlamayacaksın, anmayacaksın. Tabi burada ilkesizlik sadece ilanı basanların değil, o ilanı veren CHP’li belediyelerindir de.
Gerçi ben neyin ikiyüzlülüğünü eleştiriyorum ki? Sabah akşam sermaye sınıfı diye neredeyse küfrettikleri Migros‘tan ilan alan “Solcu” gazeteden çok şey mi bekliyorum acaba?
Yine bu çevrelere yakın öğretmen sendikası Eğitim-Sen’in 10 Kasım mesajı da ayrı fecaat. “Eğitim başta olmak üzere toplumsal yaşamın bütün alanlarında baskıcı ve otoriter uygulamaların hayata geçirildiği günümüz koşullarında, hayatı boyunca aydınlanmadan ve bilimden yana tutumuyla bilinen Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümünün 84. yılında saygıyla anıyoruz.”
“Bilinen” ne demek? Biz bilmiyoruz ama Atatürk’ün aydınlanmadan ve bilimden yana olduğu söyleniyor, biz de öyle bilindiği için anıyoruz diyorlar. Eksik kalsalar da olurmuş.
Bir de Türkiye Komünist Partisi’nin 10 Kasım açıklaması var: “Mustafa Kemal Atatürk’ü Devrimle Hatırlıyoruz!” ne kadar güzel bir başlık değil mi? Atatürk ve devrim yan yana. Ama içerik tam bir hayal kırıklığı.
“Her yıl olduğu gibi bu yıl da koca koca firmalar, sermaye grupları, bankalar 10 Kasım klipleri yayınladılar; halka Atatürk’ü sözüm ona ne çok sevdiklerini anlatma yarışına girdiler.” diye eleştirmiş TKP, bankaların Atatürk’ü anmak için hazırladıkları videoları.
Sermaye karşıtı TKP’nin eleştirisini anlamakla birlikte haklı bulmadığımı belirtmeliyim. Eleştirmek iyi güzel, bankalar Atatürk’e sahip çıkamaz da diyebilirsiniz. Ancak bu eleştiriyi dile getiriyorsanız gereğini de yapacaksınız. Önce TKP Atatürk’ü sahiplenecek, sermayeye, bankalara bırakmayacak ki, eleştirisinin bir kıymeti olsun.
Biz Türk Solu olarak Atatürk’e sahip çıkıyoruz. Atatürkçülük bizim siyasi kimliğimizdir. Bu nedenle bizim böyle bir eleştiri getirmeye hakkımız var. TKP hem Atatürk’e, Atatürkçülüğe sahip çıkmayacak, hem de “Atatürk bankalara bırakılamaz” diye eleştiri yapacak öyle mi? Adama “sen Atatürkçü değilsin ki, sana ne oluyor?” derler.
“Atatürk, tuzu kuruların masalarına meze edilemez”miş. Devrimci, halkçı, komünist bir parti olarak siz Atatürk’ü halka götürüyor musunuz? Yok!
Atatürk 10 Kasım dışında aklınıza geliyor mu? Geliyor ama “burjuva devrimcisi” diye eleştirmek için.
Sonra Atatürk’e şu sahip çıkmasın, bu reklamını yapmasın. İyi madem Türkiye’de kimse Atatürk’ten bahsetmesin, adını anmasın, olsun bitsin. İstediğiniz şey tam da bu değil mi? Biz bahsetmiyoruz, onlar da bahsetmesin demek değil mi bu?
Atatürk ve ikiyüzlülük deyince azlında ilk akla gelmesi geren Perinçekçileri sona bıraktım. Şimdilerde Cumhur İttifakı’nın mini minnacık ortağı olan Perinçek ve tayfası da hâlâ yüzsüzce Atatürkçülükten dem vurabiliyor.
Aydınlık’ta Utku Reyhan isimli bir vatandaş, 11 Kasım günü yayınlanan yazısında Kılıçdaroğlu’nu eleştirmiş, “Londra’da tefeci peşinde koşarak Atatürk anılmaz” demiş. TKP gibi Atatürk videosu yayınlayan kuruluşları eleştirmiş. Doğrudur, Londra’da para peşinde koşarak Atatürk anılmaz. Ancak AKP’nin atacağı kemik parçası için kuyruk sallayarak da Atatürkçü olunmaz. Aydınlıkçılara da bunu birinin hatırlatması gerek.
Biraz uzattım ama her milli günde, her 10 Kasım’da bu ikiyüzlü, ilkesiz, Atatürk düşmanı tavırları Sol adına görmekten çok sıkıldım. Sonra bir de dönüp “halkla niye bağ kuramıyoruz” falan demiyorlar mı? Siz halkın hangi değerini kabullenip sahip çıkıyorsunuz ki halk sizinle bağ kursun, peşinizden gelsin.
Türk milletinin tarihine düşmansınız!
Türk milletinin liderine düşmansınız!
Türk milletinin kurduğu Cumhuriyete düşmansınız!
Türk milleti olarak sevindiğimiz, gurur duyduğumuz her şeyi eleştirir karşı çıkarsınız. Antiemperyalist geçinirsiniz, ne Türk milletinin Atatürk önderliğinde kazanılan dünyanın ilk antiemperyalist zaferini kutlarsınız, ne o zafer sonucu kurulan Cumhuriyeti kutlarsınız, ne Atatürk’ü anarsınız. Sonra bu Türk milleti Sol’a niye bu kadar mesafeli?
Tüm bu tavırların tek bir sebebi var, o da “Sol”daki Türk düşmanlığıdır!
Neyse ki, Türkiye’de Atatürk’ü anlayan, anan, özleyen milyonlarca insan var. Türk milleti bugüne kadar Ata’sını kimseye bırakmadı, bundan sonra da bırakmaz.
