Seçim süreci başladığından beri, Rusya’nın Türkiye seçimlerine müdahil olduğunu ve AKP iktidarını doğrudan desteklediğini yazılarımızda sıkça belirtmiştik.
Putin rejimi, geleneksel olarak yurtdışındaki seçimlere müdahale etmeye çalışıyor. Bunu ABD’de ve Fransa’da yapılan seçimlerde görmüştük.
Ancak Türkiye seçimleri Rusya açısından çok daha büyük bir önem taşıyor. Erdoğan ve Putin arasında, siyasi geleceklerinin örtüşmesi nedeniyle, uluslararası ilişkilerde çok rastlanmayacak bir kader bağı oluştu.
Ukrayna işgalinin Rusya’yı dünyadan kopardığı bir süreçte Erdoğan’ın kaybetmesi, Putin açısından çok büyük bir sıkıntı yaratabilir.
Türkiye, yaptırımlar giderek arttığı için Rus sermayesi açısından önemli bir alan haline geldi. TEPAV’ın yayımladığı verilere göre, Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgaliyle birlikte Türkiye’de kurulan Rus ortaklı şirket sayısı 177’den 1363’e yükselmiş durumda.
Putin’in Akkuyu Nükleer Santrali açılışında video konferans üzerinden yaptığı konuşma, Erdoğan’a ve AKP iktidarına yönelik açık bir destek konuşması niteliğinde.
“Erdoğan’ın kişisel katkısı ve gayretleri olmadan bu proje başarılı olamazdı” diyen Putin, AKP iktidarını da “büyük hedefler koymayı ve bu hedeflere adım adım gittiği” için tebrik etti. Ticaret hacminin daha da artacağını, karşılıklı yatırımların genişleyeceğini ve Türkiye’de bir gaz dağıtım merkezi kurulacağını da açıkladı.
Diğer taraftan normalde 4 ayda bir uzatılan “tahıl anlaşmasının” seçimin hemen ertesine denk gelecek biçimde 2 ay uzatılması, Rusya’dan bakıldığında bile Erdoğan’ın zor bir seçime gireceğini gösteriyor.
Rus kamuoyundaki şüphelere rağmen Putin’in Erdoğan’a, “seçime girecek” değil “seçimi kazanmış” bir lider olarak seslenmesi, AKP seçmeni açısından da önemli.
Putin’in “batıya kafa tutan güçlü lider” imajı, AKP seçmeninin de hoşuna gidiyor.
Türkiye’nin ısrarlarına rağmen nükleer santral açılışına bizzat gelemeyen bir diktatörün Erdoğan’a verdiği açık destek, AKP iktidarının siyasi propagandası açısından önemli.
“Dış güçlerin” muhalefete destek olduğunu söyleyen Erdoğan, Rusya’yı dış güçlerden saymıyor olmalı!