Enerji Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye ve Rusya arasında yapılan görüşmelerde vadesi gelmiş ödemelerin ötelenmesi konusunda anlaşmaya varıldığını duyurmuş, ancak söz konusu tutarın ne kadar olduğuna dair bir bilgi vermemişti.
Basında yer alan haberlere göre, anlaşma kapsamında Türkiye’nin ödemesi gereken 4 milyar dolarlık enerji faturası, 2024’e kadar ötelenebilecek.
Geçtiğimiz aylarda da BOTAŞ’ın Rusya’ya ödemesi gereken 15 milyar dolarlık doğalgaz borcunun ötelendiği yönünde haberler çıkmış ve çok uzun bir süre bu haberler yalanlanmamıştı.
Anlaşmalar gizli yapıldığı için Türkiye’nin yükümlülüğünün ne kadar olduğu bilinmiyor ancak görünen o ki, Rusya seçim öncesi döviz sıkıntısı yaşayan AKP’ye yönelik ciddi bir kredi açmış durumda.
Haneye ücretsiz olacağı söylenen doğalgazın aslında “ücretli” ve Rusya’dan gelen doğalgaz olduğu söyleniyor. TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin’in “Karadeniz doğalgazının test aşamasında olduğu ve yıl sonuna kadar da bu şekilde devam edeceği” açıklaması bu iddiayı güçlendiriyor.
Doğalgaz abonelerine gönderilen “Karadeniz gazının devreye alınmasından dolayı 31 Mayıs 2023 tarihine kadar oluşturulacak ilk faturanız devletimiz tarafından karşılanacaktır” mesajında söz edilen gazın henüz “devreye alınmadığı” ve Putin’in dostu Erdoğan’a bir “seçim kıyağı” çektiği anlaşılıyor.
Elbette bu destek karşılıksız değil ve Türkiye bunun bedelini fazlasıyla ödemek zorunda kalacak.
AKP’nin “sahte milliyetçilik” üzerinden yürüttüğü seçim kampanyasının en çok sırıttığı noktalardan bir tanesi Rusya ile geliştirilen eşitsiz ilişki.
İktidarın Rusya’ya bu derece yakınlaşmasının temelinde, Rusya’nın hava saldırısı sonucunda 34 Türk askerinin şehit olması,ancak AKP iktidarının buna tepki göstermemesiyle başlayan süreç yatıyor.
AKP’nin seçimi kazanması için Rusya’nın üstlendiği bu “bedava” gazın faturası, İdlib saldırında şehit olan askerimizin kanıyla ödendi.
Rusya ve AKP iktidarı arasında geliştirilen bu “dayanışma”, Rusya’nın Türkiye’de yapılacak seçimlere müdahil olacağına dair iddialar hakkında önemli bir ipucu veriyor.
Putin’in en yakın dostu Erdoğan’ın kaybetmesi, Rusya açısından korkutucu bir durum.
CHP’li Erdoğan Toprak bugün yaptığı açıklamada, “müdahil olmanın” sadece ekonomik bir destekle sınırlı olmayacağını, Rusya’nın “seçimleri manipüle etmeye çalışabileceğini” söylüyor.
Putin’in danışmanlarından Yevgeni Prigojin, 2016’da Trump’ın kazanmasının ardından “Amerikan seçimlerine müdahale ettik, ediyoruz ve müdahale etmeye devam edeceğiz. Nasıl yapılacağını bildiğimiz gibi dikkatli, doğru, cerrahi bir şekilde ve kendi yöntemlerimizle” açıklamasını yapmış ve seçimlere Rusya’nın seçime müdahil olduğunu itiraf etmişti.
Bu müdahale nasıl yapılabilir? Merkezi Rusya’da bulunan “trol fabrikaları” üzerinden dolaşıma sokulan yalan haberler, doğru ve yanlışın birbirine karışması ve geniş bir sosyal medya faaliyetinin yürütülmesi en sık kullanılan yöntem.
Türkiye’de zaten bu kadar geniş bir “yerli ve milli trol” ağı varken, Rusya’nın desteğine ne gerek var diye de düşünülebilirsiniz. Ancak el elden üstündür ve bu konuda epey uzman olan Rus istihbaratı Türkiye’deki dostlarına yardımcı olmaya çalışabilir.