Katar’da düzenlenen Dünya Kupası, dün akşam oynanan açılış maçıyla başladı.
Açılış maçına davet edilenlerden biri de Erdoğan’dı. Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani’nin daveti üzerine Katar’a giden Erdoğan, açılış maçının oynanacağı Al Bayt Stadı’ndaki resepsiyonda “liderlerle” bir araya gelmiş.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Ürdün Kralı 2. Abdullah, Dubai Emiri Şeyh Muhammed bin Raşid Al Maktum, Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Mishaal Al-Ahmad Al-Jaber Al-Sabah, Erdoğan’ın bir araya geldiği isimler.
Ancak bu isimler arasında biri var ki, her ne kadar bizi şaşırtmamış olsa bile, Erdoğan’ın görüşmesi şaşkınlık yarattı ve tartışmalara sebep oldu. O isim, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi’den başkası değildi.
2013 yılının Temmuz ayında Mısır’da gerçekleştirilen darbe sonucunda Mursi cumhurbaşkanlığından indirilmiş, yerine de önce Adli Mansur, sonra da darbenin askeri lideri Sisi gelmişti.
O zamanlar sıkı İhvancı olan Erdoğan, Mısır’daki darbeye en sert tepkiyi göstermişti ve iki ülke karşılıklı büyükelçilerini çekmişti.
Süreç içinde Mısır ve Sisi üzerine Erdoğan’dan çok sert ifadeler ve suçlamalar da duyduk. 2019 yılında BM Genel Kurulu’na katılan Erdoğan, resmi yemek davetine katılmamıştı. Gerekçesi ise “aynı masaya oturup darbecileri meşrulaştırmamak”tı.
Anlaşılan darbecileri meşrulaştırmanın da bir miadı var. O miad dolunca meşrulaştırabiliyorsunuz. Sisi’nin de darbecilik miadı dolmuş olmalı ki, Erdoğan gözlerinin içi gülerek Sisi ile el sıkıştı.
Yıllar içinde Erdoğan, Sisi için neler demedi ki? “Darbeyle başa geçen şu andaki zalim Sisi, 50’ye yakın kişiyi idam etmiştir. Batı bu idamlara sessiz kalmıştır. Avrupa ülkeleri idamı yasaklarken, katil Sisi’nin davetine icabetle oradaki toplantıya iştirak etmişlerdi…”
Erdoğan, katıldığı bir televizyon programında da Sisi için “Tiran” benzetmesini yapmıştı. Sonrasında Mısır, Erdoğan’ı protesto etmişti.
2019 yerel seçimlerinde İstanbul, Ekrem İmamoğlu, Binali Yıldırım yarışına sahne olmuştu. Erdoğan meydanlarda “Pazar günü Sisi mi diyeceğiz Binali Yıldırım mı diyeceğiz?” diye soruyordu. Erdoğan Sisi üzerinden Ekrem İmamoğlu’na darbeci diyordu. Yine bir Pazar akşamı “Sisi” dedi.
Böylelikle Ekrem İmamoğlu darbecilikten kurtulurken Binali Yıldırım’ın akıbeti merak konusu.
Biz Türkler, Erdoğan’ın bu tarz dönüşlerini hâlâ garipsemekle birlikte alışmaya başladık ama Erdoğan dünyanın başını döndürmeye devam ediyor. Erdoğan’ı Sisi’nin yanına götüren de daha önce Erdoğan tarafından “15 Temmuz’un arkasında olduğu” iddia edilen Katar Emiri’ydi.
Erdoğan, vakti zamanında çeşitli sebepler ileri sürerek ilişkileri neredeyse kestiği bütün körfez ülkeleriyle yakın zamanda tek tek barıştı. Kimileri bunun “normalleşme” olduğunu söylüyor ama aslında olan normalleşme değil, Erdoğan’ın seçim yatırımıdır. Tabi bir de kötü giden ekonomiye nefes aldırmak için Arap sermayesine duyulan ihtiyaç.
Erdoğan’ın “normalleşme” serisinde iki isim kalmıştı: Biri Mısır Cumhurbaşkanı “darbeci” Sisi, diğeri ise Suriye Devlet Başkanı “Katil Esed !”
Esad’la görüşme için bir süredir sinyaller veriliyor zaten ama Erdoğan, Esad’la görüşmeyi seçim sonrasına bıraktığını açıkladı. Esad’ın yeniden “kardeş” ilan edilmesi, Erdoğan’ın seçimdeki başarısına bağlı. Ancak Erdoğan, Sisi’yle buzları eritmek için seçim sonrasını beklemedi. Demek ki, Erdoğan’ın Sisi’den beklentisi, seçim sonrasını beklemeyecek kadar acil. Ne olduğu yakında anlaşılır.
Dünya Kupası’nın açılış töreni, Erdoğan sayesinde Türkiye için sportif bir gündem olacakken yine siyasi bir gündeme dönüştü. Erdoğan, yine ve yeniden, bu kez Sisi için ettiği lafları yuttu, gülümsemesini yüzüne yerleştirdi ve “katil”in, “darbeci”nin elini sıktı.