Çok değerli büyüğümüz Hanri Benazus, ardında çok değerli eserler bırakarak bizlere veda etti.
İlerleyen yaşına ve hastalığına rağmen çalışmalarını sürdürüyordu.
Covid salgınında bile evinden yaptığı sayısız online toplantılarla dünyaya sesimizi duyurmuştu. Bu toplantılar, okullardaki söyleşiler, fotoğraf sergileri ve kitaplarıyla Atatürk’ün güçlü sesiydi o.
Kitap fuarlarında birlikte olmak, onu yakından tanımak, bizim için bir şanstı.
Küçükten büyüğe birçok insanın ona olan saygısını, sevgisini gördük. Boynuna sarılıp ağlayan öğrenciler ile birlikte gözlerinin yaşardığına tanık olduk. Çok duygusal anlar yaşadık. Atatürk sevgisinde kenetlendik. Gururlandık.
Hanri Bey, insana değer veren, bunu hissettiren gerçek bir beyefendiydi.
Ağır hastalığına rağmen son derece sabırlı ve dirençliydi. Ölüm haberini beklemiyordum. Çok üzüldüm.
Bir an onun “Ben gitmedim, her yerde varım” der gibi tesellisi kulaklarıma gelir gibi oldu.
Düşündüm. 7 yaşında Atatürk’ü tanıyıp elini öptüğünde, kendisine adını sorduğunu, sonra başını okşadığını, böylelikle Atatürk’ün o gün kendisine Türklük bağışladığını söylerdi hep.
O’nun büyüklüğünü anlatırdı. Küçük Hanri’yi sarıp sarmalayan o sevgi ve duyduğu gurur, onu sayısız eserler üreten Hanri Benazus yapmıştı. O da okul söyleşilerinde aynı sevecenlikle gençlerimize Atatürk’ü anlatmayı sürdürüyordu.
Binlerce gence Atatürk sevgisi aşıladı. Yıllarca kuşaktan kuşağa geçecek sevgi tohumları ekti.
Umarım huzurlu bir yolculuktur onunki…
Hanri Benazus’un çok değerli yaşamına saygıyla… Ayrıca Gökçe’nin yokluğunda bana güç veren samimi dileklerine minnetle…
SEVİM TURAL