Farkında mısınız?
Özellikle sosyal medyada sinsi bir Türk düşmanı kampanya var.
Hem de öyle sinsi ki; Türk düşmanlığını hümanizm maskesiyle gizliyor.
Nasıl mı?
…
Önceki gece Kayseri’de yaşanan olaylardan sonra sosyal medyada hümanist bir furya var.
Neymiş efendim Türkler tüm Suriyelilere saldırıyormuş, linç ediyormuş, evlerini yakıyormuş, hem de çoluk çocuk demeden…
Ve bizim hümanist hanımefendilerimiz ve beyefendilerimiz bu vandallık karşısında suskun kalamazmış.
Kimileri Suriyeli komşularını evlerine alıp saklamış, kimileri onlara yemek ısmarlamış, kimileri çay içirmiş vb.
Vıcık vıcık bir hümanizm.
Dedikleri ilk başta son derece mantıklı da gelmiyor değil hani:
Bir Suriyeli sapık için siz nasıl olur da tüm Suriyelileri suçlarsınız, onlara saldırırsınız!
Ama bu tayfaya şunu sormak da bizim hakkımız:
Peki siz bir şehirdeki, üstelik o şehrin bir mahallesindeki, sadece çok az bir kısım insanın yaptığından dolayı nasıl tüm Türkleri suçluyorsunuz?!
Nasıl oluyor da tüm Türkleri bir anda vandal, linççi, soykırımcı ilan edebiliyorsunuz?
Ne o söz konusu Türkler olunca sadece vicdanınız değil mantığınız da mı kayboluyor?
…
Sosyal medyadaki Türk düşmanlarının bir bölümü İslamcı geçiniyor. Bunlarında bir kısmı koyu AKP’li, bir kısmı ise koyu AKP karşıtı. Ama ortak noktaları Türk karşıtlığı.
Bu tayfaya göre, mesela şehit cenazesine CHP’liler katılırsa ve kitle onlara saldırırsa provokasyonu yapan CHP’liler oluyor, “ne işleri vardı Kırşehir’de!” deniliyor. Anadolu’nun duyarlılıkları devreye giriyor birden.
Ama aynı Anadolu’da, aynı duyarlı kitle, esasında İslamcı partilerin tabanı olan bir kitle, Suriyelilere karşı ayaklanınca durum değişiyor, o güne kadar “Anadolu duyarlısı” olan vatandaş birden “vandal Türk”e dönüşüyor.
Çünkü bu İslamcı tayfanın gözünde bir Arap, tacizci de olsa kutsal, bir Türk ise İslamcı bile olsa kötüdür!
…
İslamcının karşısında bunun bir de “laik maskeli” versiyonu var.
Hazır olaylar Kayseri’de olmuş, Konya’da vb yerlerde olmuş, o zaman birden “Maraş, Çorum, Sivas” sloganları ile olay maniple ediliyor.
Aynı tayfanın düne kadar saldırdığı ve “cihadcı Suriyeli” dediği kitle birden “makbul insan”, ona saldıran Türk ise “vandal Sünni Türk”, “Anadolu çomarı” oluveriyor.
Sonra bu laik maskelilerin arasına PKK’lılar sızıyor ve başlıyorlar koroya:
6-7 Eylül’de Rumlara da böyle yapmışlardı, Ermenileri de böyle kesmişlerdi…
…
İslamcısı ile Kürtçünün bilinçleri berrak, bir kesim dindarları diğer kesim ise laikleri tavlamak için hümanist bir maske takıyor.
O zaman maskenizi biraz indirelim mi?
Suriye’deki sivil Türklere yapılan vahşi saldırıya neden sesleri çıkmıyor, ne o yoksa vandallık sadece Türk’e mi has?
Suriye’nin kuzeyinde Arapları memleketlerinden süren ve topraklarına el koyan istilacı PKK “özgürlük savaşçısı” oluyor ama o Arapların resmi rakamlara göre bile 5 milyonuna ev sahipliği yapan Türkler “vandal” öyle mi?
…
Nereden bakarsanız bakın sinsi ama çok köklü bir Türk düşmanlığı var.
İsterseniz olaya bir de Kayseri’den değil Paris’ten bakın.
Fransa’da seçimleri aşırı sağcılar kazandı ve Fransa’nın solcuları ve göçmenler Paris sokaklarına indi, her yeri yakıp yıktılar.
Daha önce de benzer pek çok “istenmeyen olay” olmuştu ve bizim o hümanistlerimizin hiçbiri “Ama bütün Fransızlara neden düşmanlık ediyorsunuz” dememişti.
Çünkü bizim hümanist maskelimiz “bazı vandallıkları” sever.
Benzer gösterileri PKK yaptığında, PKK şehirde otobüs taşladığında, otobüs yaktığında, mağaza ateşe verdiğinde, evleri bastığında, bebekleri boğazladığında yine sesi çıkmaz bizim hümanistimizin.
Çünkü “tarihsel haklılıklar” vardır bu kafaya göre.
Madem ki Fransa sömürgecilik uyguladı ve milyonlarca Afrikalıyı katletti, o zaman bugün yaşayan her Fransız geçmişteki bu suçların günahını çekmelidir.
Ya da bir Türk öğretmen PKK tarafından öldürüldüğünde “anadili yasaklanan” Kürtleri de anlamamız gerekmektedir.
Pek çok benzer örnek bulabilirsiniz.
Hatta çok eskilerden meşhur ‘96 1 Mayıs’ından örnek verelim. O yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’e akan varoşlar mağazaları yağmalamıştı, en çok da laleleri hınçla ezen kırmızı fularlı bir militan kız ilgi çekmişti.
Sonra bir sürü sosyolojik kasışla vicdan satmışlardı maskeli hümanistlerimiz.
Farkındaysanız bizim maskeli hümanistimizin her şeyle empati kurma yeteneği vardır, hemen tarih defterini açar, sosyolojiden dayanak arar, psikolojinin dehlizlerine girer ve kendisine bir sebep bulur.
Ta ki karşısına Türk çıkana kadar!
Bizim hümanist maskelimizin her şey için bir vicdanı vardır, bir tek o vicdan Türk için yoktur.
Bu ülkede 5 milyon Suriyeli yaşasa da, bunların yaklaşık 1 milyonu burada doğmuş olsa da, hepsi okula gidiyor olsa da, hastanelerde bedavaya ve öncelikle hizmet alıyor olsalar da, bayramlarda Suriye’ye gidip dönebiliyor olsalar da, işyeri açabilseler de, mahalle kurabilseler de Türk yine de bizim hümanistimize yaranamaz.
Dünyanın neresine giderseniz gidin, bu durumu anlatın, “hümanizmin bu kadarı abartı” derler. Tabi size açıkça enayi diyemiyorlarsa!
Ve dünyanın neresine giderseniz gidin, bir göçmen orada bir kız çocuğunu taciz ederse orada olay çıkar. Çünkü mahallenize aldığınız Suriyeli veya başka bir göçmenin aynısını sizin çocuğunuza yapacağını aklınıza getirirsiniz ve o zaman gerçekten çıldırırsınız.
…
Bunları bizim hümanist maskeli entelimize söylesek, “aileyi kutsal gören anlayış” diye Türk’ün vandallığına bir gerekçe daha bulmuş olur.
Maskeli hümanistimize ailenin de, vatanın da, dilin de, dinin de, bayrağın da kutsallığını anlatamazsınız, onun tek kutsalı kendi çarpık ruh dünyasıdır.
O bir ucubedir; dili de yoktur, dini de, bayrağı da, vatanı da, ailesi de.
Böyle olmasını bir üstünlük gibi sunmak ister, buna ilericilik der, halkı ve kitleleri küçümsemez bile, onlara düşmandır.
Ülkesini hep tımarhaneye benzetir, bir bakıma doğrudur, kendi tımarhanesini yaratmış bir ruh hastasıdır o. Kendi tımarhanesinde kalsa neyse, bizim ülkemizi bizim için tımarhaneye çevirmeye çalışır.
Türk’ü beğenmez ama bin yıl öncesinde kalmış Bedeviye tapar, aşiret Kürtlerine aşık olur, kabile artıklarına sempati besler.
Türk’e düşmanlıkla varolur oysa aslında Türk’e düşman olduğu için var olamaz, o bir hiçtir!
O nedenle hep maskelidir.
Bu maskeye iyi bakın:
Bu maskenin ardında hümanizm değil Türk düşmanlığı var!