Son bir kaç seçimdir temcit pilavı gibi ısıtılıp ısıtılıp önümüze getirilen bir konu var: Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı.
Abdullah Gül’ün aday gösterilmesini isteyenlerin temel sebebi, Erdoğan’ın mevcut adaylarla yenilemeyeceği, eski bir AKP’li tarafından ya da İslamcıların oyunu alabilecek biri tarafından yenilebileceğine olan inançtı.
Ancak muhalif taban pek öyle düşünmüyordu. O nedenle Abdullah Gül’ün adaylığı her gündeme geldiğinde, muhalif tabanda büyük tepki oluştu ve Gül’ün adaylığı spekülasyondan ibaret kaldı.
Meral Akşener’in dünkü açıklamalarıyla bu temcit pilavını ısıtıp ısıtıp önümüze koyanın Kılıçdaroğlu olduğu ortaya çıktı!
İyi Parti lideri Meral Akşener, dün katıldığı Trakya Bölgesi İstişare Toplantısında, “Sayın Kılıçdaroğlu, sayın Abdullah Gül’ün adaylığını doğrudur bana söyledi. 15 milletvekili için ricaya gittiğim akşam söyledi” ifadesini kullandı. Akşener, Kılıçdaroğlu’na partililerinin kendisini aday gösterdiğini, bu nedenle de Abdullah Gül’ün adaylığını kabul etmeyeceklerini söylemiş.
Hatırlanacağı gibi Meral Akşener de 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 100 bin imza toplayarak adaylığa hak kazanan isimlerdendi. O dönemde de Erdoğan’ın seçimi kazanmasının sorumlusu olarak eleştirilenlerin başında Meral Akşener geliyordu. Akşener’in tabiriyle, “bitmeyen bir senfoni biçimde sayın Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı yapmadığım için kıyma makinasından geçirilmiş”ti.
Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde CHP’nin adayı olduğunu 4 Mayıs 2018 tarihinde ilan etmişti. Akşener-Kılıçdaroğlu anlaşması sonucunda 15 milletvekilinin İyi Parti’ye geçiş tarihi ise 22 Nisan 2018. Yani İnce’nin adaylığının ilan edilmesinden önce.
Demek ki, Akşener ikna edilse, muhalefetin adayı olarak Abdullah Gül ilan edilecekti!
Akşener, belli çevreler tarafından kaybedilen seçimlerin sorumlularından biri olarak görülüyor. Kılıçdaroğlu bile bu kadar eleştirilmemiştir sanırım. O nedenle Akşener’in, Kılıçdaroğlu hakkında mesnetsiz iddialar ortaya attığı söyleniyor. Abdullah Gül söylentisi de bunlardan biri olarak gösteriliyor.
Peki, Meral Akşener’i bir tarafa bırakıp Kılıçdaroğlu’na dönelim.
Sizce Kılıçdaroğlu, Abdullah Gül’ü aday göstermek istemiş midir, istememiş midir?
Ne yazık ki, bu soruya kesin bir şekilde “istememiştir” diyemiyoruz.
Abdullah Gül, tam da Kılıçdaroğlu’nun yöneliminin adayıdır. AKP’ye muhalif, İslamcı ama demokrat, AKP tabanından da oy alabilecek ve Kılıçdaroğlu’nun istediği gibi her kesimi kucaklayabilecek bir isim. Atatürkçüler hariç!
Kurduğu masaya bütün AKP eskilerini toplayan Kılıçdaroğlu, aday olarak niye Abdullah Gül’ü göstermesin ki? Neyse artık, darısı Kılıçdaroğlu’nun 16’lı masasına…
Akşener keşke bu açıklamaları şimdi değil de Kılıçdaroğlu kendini dayatırken yapabilseydi. O zaman farklı bir aday ve belki de şu anda Türkiye’de farklı şeylerdi konuşuyor olurduk.
Akşener, o gün Abdullah Gül’ün adaylığını engelledi ve muhalefeti çok büyük bir utançtan kurtardı. Keşke aynı dirayeti Kılıçdaroğlu’nun adaylık dayatması karşısında da gösterebilseydi.