Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, dün “bilgilendirme toplantısı” düzenledi. ABD tarihindeki en büyük ikinci banka iflasına imza atan Hafize Hanım, Türk ekonomisini nasıl düzlüğe çıkaracağını açıkladı. Toplantı bitince Hafize Hanım alkışlandı. Bu da “AKP Türkiye’sine” ilişkin bir komiklik olarak not edilebilir. MB Başkanını neden alkışlarsın ki? Temel atma töreni mi bu?
Hafize Hanım’ın açıklamaları kadar Merkez Bankası’na yeni atanan Başkan Yardımcıları da konuşuldu. Osman Cevdet Akçay, Hatice Karahan, Fatih Karahan.
Bu üç ismin ortak özelliği Hafize Hanım gibi Boğaziçi mezunu olmaları. Üçü de Amerikan finans kapital şirketlerinde görev almış. Üçünün bir diğer ortak özelliği, “Ortodoksi” adı altında artık ABD’de bile piyasadan kalkmış vasat monetarist ezberlerlere iman etmiş olmaları ve bildiğin 80’li yıllar tarzı “kemer sıkma” politikalarını pazarlamaları.
Hatice Karahan aynı zamanda Cumhurbaşkanı Danışmanı. 2014’ten beri Yeni Şafak yazarı. Ama onun da “CV”si çok iyiymiş.
“Ortodoksi” aşığı liberal muhalifler “şaşkınlık” içinde kararları alkışladıklarını söylemeyi bu sefer de ihmal etmediler.
Koç Ünivesitesi’nde hocalık yapan, Koç Holding’in çeşitli kuruluşlarında görev yapan Osman Cevdet Akçay, yere göğe konmadı. Twitter fenomeni ve Türkiye’nin gayri-resmi liyakat enstitüsü müdürü Özgür Demirtaş, Cevdet Akçay kararını “gayet liyakatli bir atama” diyerek alkışladı.
Akademik kürsü ağaları “liyakat” ayinlerine ve karşılıklı alkış ritüellerine devam ededursun, vatandaş Hafize Hanım’ın 2023 yılı enflasyon oranı beklentisini %22’den %58’e çıkardıkları haberiyle sarsıldı.
Bu açıklama ne anlama geliyor?
Birincisi, TÜİK’in dandik enflasyon hesabının doğru olmadığını Hafize Hanım dahi itiraf ediyor. TÜİK haziran ayı itibariyle ilk altı aylık enflasyonu %19,7, yıllık enflasyonu ise %38,21 olarak açıklamıştı. Memur, işçi, emekli zamları da bu uyduruk orana göre yapılmıştı.
Bilindiği gibi TÜİK istatistikleri, seçimlerden önce “normalleşiyor”. Ücretler de aynı oranda biraz toparlanıyor. Seçimler biter bitmez TÜİK yine kafasına göre takılıyor.
Hafize Hanım’ın açıkladığı %58 yılsonu enflasyonunu herkes “gerçekçi” buldu. Nihayetinde uyduruk TÜİK enflasyonu bile TCMB’nin %22’lik yıllık tahminini ilk 6 ayda tüketmişti.
Hafize Hanım’ın verdiği müjdeye (!) göre, ikinci altı ayda yıllık enflasyonun %38’den %58’e çıkması aylık ortalama %4’lük bir enflasyona denk düşüyor. Yani Hafize Hanım adeta hiper-enflasyon vaat ediyor vatandaşa!
İkincisi, Hafize Hanım sadece TÜİK’in değil TCMB’nin de yalan söylediğini itiraf ediyor. Yani yıllık %22 enflasyon hedefleri aslında palavraymış. %58 nerede %22 nerede. Bir kalemde 36 puan ekleyivermişler. Bir de bunun adına “güvenilirlik” diyor liberal şakşakçılar utanmadan! Zaten yılın yarısı geçmiş. Bu neyin hedefi, neyin tahmini?
Açıkça yazalım. Yerel seçimlerden önce Tayyip Reislerinin dağıtacağı son “ulufe”nin oranı bu olacak. “Mağduriyetler” son kez giderilecek ve ondan sonra 4 yıl boyunca görün siz kazıkları!
Hafize Hanım daha nazik ifade ediyor ama vaat ettiği bu. 2023’te %58 olan enflasyon, tahminen 2024’te %33 olacakmış. Asıl düşüş 2025’te başlayacakmış. Sabır gerekliymiş.
Yani 2024’ün ilk 3 ayı da seçim politikası uygulansa, 2025’e kadar ancak çökeriz vatandaşın boğazına diyorlar. Hafize Hanım sen ne yaptın ya? Bir 10 yıl falan daha verseydik sana. Düzlüğe çıkmak için, 3 yıl çok kısa (!) süre valla.
Bu konuşmanın içeriği belli ki Osman Cevdet Akçay’a ait. Bu ultra liyakatli adam Özgür Demirtaş’ın atanabilmiş versiyonu. Demirtaş’ın Beraat Albayrak’a danışmanlık için “CV”sini gönderdiği ancak ret yediğini Albayrak daha önce sızdırmıştı. Akçay ise bu şerefe de nail olmuş. Koç’ta da çalışmış, Albayrak’a danışmanlık da yapmış.
Osman Bey seçimlerden hemen önce, “muhalif liberal iktisatçı” kimliğiyle katıldığı programda Fatih Altaylı’ya AKP’yi eleştirmiş ve bir öngörüde bulunmuş: “Aynı iktidar devam ederse ekonomi politikaları değişmez. Seçimi kazanırlarsa, başarılı olduklarının tasdiki olarak görecekler.”
Ancak seçimden sonra Osman Bey’in hava değişmiş. Bakmış ki; devir yine liberal prensler, prenseslerin devri, AKP’ye akıl vermeye başlamış. Daha atanmadan politika saptamış. Buyurganlıktan öte nobran ve hatta saygısız bir tavırla Hafize Hanım’ın dün nazikçe ifade ettiğini Bloomberg’te önceden müjdelemiş(!):
“Bence en önemli şey şu enflasyon patikasını yeni gelen yönetimin insanlara satabilmesi lazım. İşte 22’ydi bu senenin sonunda hedef yeni Merkez Bankası var. Diyecekler ki; ‘Türk Milleti bu 22’yi unutacaksınız çok afaki kaba şekilde söylüyorum 38-22-12-8-5. Önümüzdeki 5 sene dahil bu senenin enflasyon patikası budur. Yani biz 5’e beş sene sonra gidiyoruz. Dördünce senede 8’e gelebiliyoruz. Maliyeti size bağlı. Bize inanır, bize güvenir, bunu “benchmark” alırsanız, bu fiyattan bütçenizi ayarlarsanız, biz bu %8’e nispi maliyetsiz bir konumda gelebiliriz. Eğer buna inanmazsanız, biz bunun siyasi icazetini de aldık yönetimden. 8’e geleceğiz. Ama Kastıra kastıra, ıhtıra ıhtıra geleceğiz. Maliyeti de yüksek olacak. Bize güvenip güvenmemeniz ile ilgili çok önemli bir şey bu maliyet, diye insanlara anlatabilmemiz lazım.”
Adam Robert Kolej, Boğaziçi, New York bilmem ne mezunu. Hem gevşek gevşek “endojen”, “eksojen”, “quantum leap”, “benchmark” diyor, hem de Trabzonluluğu tutuyor anında, bel altı “ıhtıra ıhtıra” lafları, “bize inanmazsan kastırırız” imaları.
Hayırdır Osman! Sen kime ne kastırıyorsun? Ettiğin lafın küfür olduğunu bilmiyor muyuz?
Türk milleti alır o senin “benchmarkını”, plaza kibri ve Trabzon patavatsızlığıyla şapırdayan gevşek finansçı ağzının ortasına patlatır.
Osman Bey’in gevrek ve yayvan ağzıyla söylediği “ıhtıra ıhtıra” sözünü, Berat veya Nebati söylese herkes ayağa kalkardı. Şimdi sözde muhalifler alkışlıyor. Liyakat diyor!
Adamdaki rahatlığa da şaşırmamak lazım. “Siyasi icazet aldık” diyor. Yani bütün Amerikan aksanıyla söylediği tek şey aslında “Reis de bizim arkamızda yeğenim, sıkıntı yok. Kastırmayın.”
Alın size “ortodoksi”! Reisin kabile düzeninde, buyurun liberalizm oynayın!