Millet İttifakı’nın dünkü toplantısının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, muhalefetin ortak adayı olarak açıklandı.
Öncelikle Kılıçdaroğlu’nun adaylığı vatana, millete hayırlı olsun.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayını açıklamasıyla birlikte, Altılı Masa olarak yola çıkan, geçtiğimiz ay Millet İttifakı adını alan muhalefet oluşumundaki en büyük muamma da çözülmüş oldu.
Artık bundan önceki tartışmaların, kavgaların ayrımların hiçbir önemi yok. Millet İttifakı olarak altı partinin genel başkanları oturmuş, konuşmuş ve bir isim üzerinde anlaşmışlardır. Bundan sonra yapılacak tek şey, ilan edilen adayın, yani Kılıçdaroğlu’nun sandıktan Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı olarak çıkartılması için herkesin elinden geleni ortaya koymasıdır.
Yok sen kendini dayattın, yok sen masayı dağıttın, bu tartışmaların artık hiçbir önemi kalmadığı gibi, bu saatten sonra yeri de yoktur.
Geçtiğimiz üç-dört günün tartışmalarını geride bırakmak gerekiyor. Dün Türk Solu’nun yaptığı açıklamada altı çizilen bir nokta vardı:
“Kimin haklı kimin haksız olduğunu bir yana bırakalım. Bu güne kadar AKP karşıtlığında birleşen muhalif tabanın birbirine düşmesine engel olalım. Bu taban birbiri ile savaşa tutuşursa sadece bu seçimi kaybetmeyiz, toplumsal birliğimizi de kaybederiz.
Bu nedenle herkesi sağduyuya ve sabra davet ediyoruz.”
Türk Solu’nun yaptığı bu çağrı, Millet İttifakı’nda da karşılık bulmuş ve muhalif tabanın da arzusuna uygun bir şekilde ayrılık değil yeniden bir ve bütün olma yoluna girilmiştir.
Bu durumdan memnun olmayanlar elbette olacaktır. Başta AKP olmak üzere muhalif cephedeki bir kriz ortamını kollayan, bu krizlerden beslenen belli kesimler var. İşte kaç gündür yazılan çizilen şeyleri sizler de okuyorsunuz, görüyorsunuz.
Gün bu ayrılıkları, krizleri, kavgaları büyütme günü değil.
Gün, ayrılıkları unutma, kavgaları bitirme, birleşme ve kazanma günüdür!
Önceki geceden beri sürdürülen yoğun çalışmalar meyvesini vermiş, Meral Akşener masaya geri dönmüş, muhalif cephenin bir ve bölünmez olduğu ispatlanmıştır. Bulunan ara formülle birlikte de Kemal Kılıçdaroğlu ismi üzerinde Millet İttifakı’nı oluşturan partilerin genel başkanları anlaşmışlardır.
Şu saatten sonra armutun sapı, üzümün çöpü diye ayrım yapma, ayrılık çıkarma lüksümüz yok. Kılıçdaroğlu o sandıktan ya çıkacak ya da çıkacak!
Türk Solu’nu takip edenler, Kılıçdaroğlu’nu nasıl kıyasıya eleştirdiğimizi bilirler. Şahsen benim de bu sayfada Kılıçdaroğlu’nu eleştiren, aday olmasını istemediğimi ifade ettiğim yazılarım oldu. Elbette bu eleştirilerim Kılıçdaroğlu’na düşmanlıktan değildi. Daha güçlü bir muhalefet ve daha iyi bir Türkiye kaygısıyla yapılan eleştirilerdi.
Kılıçdaroğlu, dün akşam muhalefetin ortak adayı ilan edildi. Artık eleştiri değil destek zamanı. Hele şu AKP’den ve ucube başkanlık sisteminden bir kurtulalım, kendi içimizde daha çok kavga edeceğiz. Ama şimdi kendine muhalifim diyen herkesin yapması gereken tek bir şey var; o da muhalefetin ortak adayı Kılıçdaroğlu’na destek vermek.
Tek bir düşmanımız var, o da Saray. Saray’a karşı Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz!