Sandıklara, oylara, oranlara çok takılmayın.
Tarihi kitleler yapar, halk yapar.
Benim gördüğüm tablo şu.
AKP 2002’de iktidara geldi. Oyu %33’tü.
2007’de %47 oya ulaştı.
2010 Referandumu’nda %58 oy aldı.
Ama hiçbir seçimde %50’yi aşamadı.
Bu tür diktatörlükler, devleti ele geçirir, medyayı ele geçirir, her şeyi ele geçirir. Bizde bunların hepsi yaşandı. Fakat diktatörlükler bunu yaparken, halkı da ele geçirir. Oyları %50’lerden 60’lara, 70’lere, 80’lere, 90’lara çıkar!
Sanayileşmiş, eğitimli, zengin Almanya’da Hitler iktidara %33’le geldi. Sonra adım adım 10 yıl içinde tüm halk Nazi olmuştu.
Ya Türkiye?
İşte %50 hâlâ karşılarında.
15 Temmuz’a rağmen!
OHAL’e rağmen!
Her şeye rağmen, %50 direniyor.
İşte o %50, Atatürk’ün yarattığı Cumhuriyet’in evlatlarıdır, Mustafa Kemal’in askerleridir.
Onlar hâlâ vatan nöbetindedir.
Bir ülkenin yönetim sistemi ile oynayabilirsiniz. Şimdi olduğu gibi. Kurumlarla oynarsınız. Sandalyelerle oynarsınız. Hatta kendinize saraylar inşa edersiniz.
Ama işte ne yaparsanız yapın, yeni bir halk, yeni bir millet yaratamıyorsunuz!
İmam Hatipler açtınız, mezunlar laik oluyor!
Şehirler, mahalleler siteler kurdunuz, oturanlar demokrat oluyor!
Açılımlar yaptınız, insanlar Türk milliyetçisi oldu!
Ne yaparsanız yapın, tarihin akışını geri çeviremiyorsunuz.
Tarih ileriye akıyor.
Sosyoloji size direniyor.
Yaptığınız “toplum mühendisliği” tutmuyor.
O kadar aykırısınız ki bu topraklara ve bu insanlara, siz bile MHP’nin yanına gelmek, Atatürk resminin altına sığınmak, Türk bayrağına sarılmak zorunda kalıyorsunuz.
AKP, ve elbette reisi, kaybetmiştir.
Türkiye kazanmıştır.
Atatürk güçlenmiştir!
Türk milleti bilinçlenmiştir!
Ve sosyoloji gelir intikamını alır elbet. Siyaset, bir süreliğine sosyal zemin üzerinde oynayabilir ama en sonunda sosyal zemin belirleyici olur.
Dip dalga, hiç ummadığınız an gelir.
Deprem gibi!
Depremde, çürük yapılar yıkılır, o yapılarda oturanlar göçer ama mutlaka daha güçlü ayağa kalkar.
Yaşayacak ve göreceğiz.
Deprem anında toplanma alanımız:
Bütün kentlerin meydanları ve Türk Bayrağının altıdır!
(24 Haziran 2018 seçimleri sonrasında Türk Solu’nda yayımlanmıştır.)