Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin 10. günündeyiz. 10 gündür direnen Ukrayna ordusu ve halkı Ruslar geri çekilene kadar şehirlerini savunmaya devam edeceklerini gösterdiler.
Zelensky ilk gün isteyen herkese silah dağıtacağını açıklamıştı. Kendi halkını silahlandırdı. Ukrayna’ya destek olmak, Rus işgalini engellemek için çeşitli ülkelerden insanlar, bu bölgeye gelmeye başladılar. Rusya’nın adımının işgal olduğu anlaşıldığından beri, bu bölgeye Batıdan gönüllü birlikler geliyor. İşgal başladığında, gönüllülerin sayısı arttı. Zelensky, bunlara da gerekli teçhizatın verildiğini belirtti.
Ortada bir işgal varken, bu işgale karşı koymak için dünyanın farklı coğrafyalarından insanların Rus emperyalizminin önünü kesmek istemesini anlayabiliyoruz. Rusya durdurulmazsa dünyanın geleceğini büyük bir karanlık beklerken, insanların eli kolu bağlı beklemesini istemek, vicdanlara sığmayan bir tutum olurdu.
Maalesef ki ülkemizde bu tutumu sergileyenler mevcut. Baştan beri Ukrayna’yı ve Zelensky’i “kışkırtıcı” olarak tanımlayanlar, şimdi Rusya’yla savaşmak için Batıdan gelen askerlere takmış durumdalar.
Kobani’ye giden, orada çatışan insanları “özgürlük savaşçısı” olarak tanımlayanlar, konu Rusya olunca Ukrayna’da savaşanları ajan ilan ettiler.
Rusya ordusunun safında Çeçen askerler varken sesini çıkarmayanlar, Ukrayna’ya gidenlere laf ediyorlar. Bu haberleri yayınlarlarken, Rus- Putin kaynaklarını referans gösteriyorlar.
Asıl paralı askerleri kullananların ise Putin olduğu ortaya çıktı. Ukrayna’dan gelen haberlere göre Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’e suikast düzenlemek için gönderilen Wagner grubu üyesi paralı askerler yakalandı.
Rusya şu anda Beşar Esad’ın paralı askerlerini cepheye sürmeye başladı. Bu haberi görmezden gelenler, Ukrayna’ya gidenleri yarım sayfa haberlerle, köşe yazılarıyla duyuruyorlar.
Rus ordusundaki paralı askerler, cihatçı olarak bilinen gruplar, bilinçli olarak bunlar tercih ediliyor. Kobani’de cihatçılara karşı savaşanlar kahraman olarak ilan edilmişti. Şimdi cihatçılar Rusya’nın safında savaşırken, onlara karşı Ukrayna tarafında savaşanlar bir anda hedef haline getirildi.
Batıyı müzakerelerle savaşı önlemek yerine, asker göndermekle eleştirenler de var. 10 gündür iki kere müzakere masası kuruldu, üçüncü görüşme önümüzdeki günlerde olacak. Rus tarafı bu görüşmelerde geri adım atmıyor. Hatta nükleer gücüyle dünyayı tehdit etmeye devam ediyor. Bu durumda Batı ne yapsın? Hedef alınan sivil bölgeler varken sessiz kalmak insanlığa yakışmaz.
İnsanlığımızı ve vicdanımızı kaybetmemek, ideolojilerin önünde gelmeli. Savaş zamanlarında, bu daha da kritik hale geliyor. İşgalciyi ve onun propagandasını karşı durarak, vicdanımıza sahip çıkalım.