“Görevini yaptığı için” Erdoğan’ın övgülerine mazhar olan Ahmet Hakan, bugünkü yazısında yine görevini yerine getirmiş. Ahmet Hakan, bugün köşesinde “sokak röportajları yasaklansın” başlıklı bir yazı yazdı.
Gazeteci olduğunu iddia eden Ahmet Hakan, bugün itibariyle gazeteciliğin yasaklanmasını talep eden bir aktrol olarak tarihe geçti. Ahmet Hakan’ın sokak röportajlarının yasaklanması için ortaya attığı gerekçe ise tam anlamıyla evlere şenlik cinsten:
“Komşuyu komşuya, anayı oğula, amcayı yeğene, dayıyı bütün mahalleye, mahalleyi şehre, şehri ülkeye düşman eden bir fitne odağı sokak röportajları.”
Bu ülkede Ahmet Hakan’ın dediği gibi bir durum yaratıldı mı? Evet yaratıldı. İnsanlar aile bireylerinden tutun ülke geneline kadar kutuplaştırıldı, düşmanlaştırıldı. Peki, bunun sorumlusu sokak röportajları mı? Elbette ki hayır! Türkiye’de bugün kutuplaştırma diye bir şey varsa bunun tek bir sorumlusu var: AKP. Ama bizim “hiç bir zaman iktidardan yana taraf olmamış” objektif gazetecimiz Ahmet Hakan, bu gerçeği gizleyerek tüm suçu sokak röportajlarının üzerine yıkmış.
Sokak röportajları ve bu röportajları yapan, yayınlayan belli başlı isimler, bir süredir AKP iktidarının hedefinde. Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru, sokak röportajları yapan Kendine Muhabir, İlave TV ve Sade Vatandaş hesaplarının sahipleri olan üç Youtuber, AKP’li Mücahit Binici’nin şikayeti üzerine gözaltına alınmıştı.
Elbette AKP’nin sokak röportajlarını hedef almasının bir sebebi var. Sokak röportajları, sıradan insanların özgürce kendilerini ifade edebildikleri az sayıdaki mecradan biri. Kendisine mikrofon uzatılan vatandaşlar, bir dakikalığına bile olsa halini anlatıp şikayetlerini dile getirebiliyor. Vatandaşın sesini tamamen kısmak niyetinde olan AKP’nin, sokak röportajlarını hedef alması bu nedenden. Bunun için de bulabilecekleri en iyi adamı bulup, bu talebi ona söyletmişler: Ahmet Hakan!
Birkaç gündür maddeler halinde geçen sansür yasası ile zaten bu sokak röportajlarına da önemli kısıtlamalar getirilecek. Çünkü AKP için seçim öncesinde muhalif sesler ne kadar kısılırsa o kadar iyi. Youtube üzerinden yayınlanan bu röportajlar, AKP için tahammül edilemez bir hal almış olsa gerek ki, yasanın çıkmasını beklemeden sokak röportajlarının yasaklanması için harekete geçmişler.
Bu elbette sadece sokak röportajlarıyla sınırlı bir talep değil. Sokak röportajlarının yasaklanması, sonrasında televizyon izlemenin bile yasaklanabileceği bir sürecin ilk adımı olabilir. “O kadar da olmaz” mı diyorsunuz? Giydiğiniz kıyafetten yediğiniz içtiğiniz şeye, düşüncelerinize ve ifadelerinize kadar her şeye karışan bir iktidar, izlediğiniz şeye mi karışmayacak? Hem “sokak röportajları yasaklansın” talebinin ne anlama geldiğini sanıyorsunuz ki? Vatandaşa sokakta kimse mikrofon uzatmasın, vatandaş sokak röportajı izleyip gerçeklerden haberdar olmasın, muhalifleşmesin demek değil mi bu?
AKP’ye oy verirken makbul olan vatandaş, sokak röportajında “geçim sıkıntısı çekiyorum” deyince hemen gözaltılar, yasaklamalar. İstiyorlar ki, her kanal A Haber gibi yalan söylesin, pembe tablo çizsin, vatandaşı uyutsun. Gazetecilik ölsün, meydan Ahmet Hakan gibi “görevini yapanlara” kalsın.
Televizyonun yasaklanmasına kadar alınması gereken biraz yol var. Örneğin sosyal medya yasağı. Hatta internet yasağı. Türkiye, AKP tarafından çok öykündükleri İran tipi, Çin tipi, hatta Kuzey Kore tipi bir rejime götürülmek isteniyor.
Vatandaşın alternatif haber kaynaklarına ulaşmasını, kendini ifade etmesini engellemeye çalışan AKP, bir yerde vatandaşa haberi nereden alacağını söyleyerek, ne izleyip ne izlemeyeceğine karışarak, giyimine kuşamına, yediğine içtiğine karışarak vatandaşı aşağılamaktadır. Ahmet Hakan gibi görevli memurlar da AKP’nin bu aşağılık taleplerinin sözcüsü olarak ortaya attıkları maşalardır, hepsi o.
Ama sorsan hepsi tepeden inmeciliğe, dayatmacılığa, seçkinciliğe karşı mücadele ediyorlardır ama eninde sonunda vardıkları yer, vatandaşa karşı AKP’nin yeni seçkinlerinin yanıdır.
Türkiye’de sokak röportajlarının yaygınlaşmasında, Hürriyet‘in payı oldukça büyüktür. Hürriyet, yıllarca Sarı Mikrofon adlı sokak röportajlarını yayınlayarak bu alanda önemli pay sahibi olmuştur. Şimdi Hürriyet‘in genel yayın yönetmeni koltuğunda oturan “görev adamı” mı desem “emir eri” mi kestiremediğim Ahmet Hakan, “sokak röportajları yasaklansın” başlıklı yazı yazıyor.