Antalya’da düzenlenen Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının katıldığı zirveden sonra AKP medyası ve Aktroller büyük bir mutluluk yaşıyor. Ukrayna’da dökülen kan adeta onlara bir can oldu. Vampir gibi hareketlendiler. “Türkiye’ye fırsat doğdu”, “AKP’nin değeri anlaşıldı.”
AKP ve liderinin dış politikadaki yüz bininci çarkından sonra, yandaş medyada tekrar Batı’nın AKP Türkiye’sine ne kadar önem verdiği yönünde yazıları çıkıyor. Kimi muhalifler ise “hakkını verelim bu sefer dengeli siyaset yürüttüler” diye tuzağa düşüyor.
Oysa AKP asla “denge politikası” falan yürütmüyor. Her zaman yaptığı gibi ölen insanlar üzerinden kan tacirliği yapıyor. Kendi ifadeleriyle “krizi fırsata” çeviriyorlar.
Tayyip Erdoğan’ın iktidara gelme sürecinde Bush’un Irak’a yönelik Haçlı Seferi temel belirleyiciydi. “BOP Eşbaşkanı” olmakla övündüğü süreçte milyonlarca insan katledildi, memleketinden sürüldü, ülkeler parçalandı, sınırlar değiştirildi ve iki tane “kukla Kürdistan” kuruldu. Türkiye’de AKP’nin hortlattığı PKK terörü ve AKP-PKK açılımı yüzünden verdiğimiz binlerce şehidimiz de bu sürecin kurbanları oldu.
Aradan 19 yıl geçti. Yeni bir savaş başladı ve AKP’liler sevinçten dört köşe. Önceden telefonlara çıkmayan Biden bizzat kendisi Tayyip’i aramış. İsrail barışmayı kabul etmiş, doğalgaz çıkaracakmışız birlikte. Hem Putin hem ABD hem AB AKP’nin değerini yeniden anlamış.
Diğer yandan Irak’ın işgali dönemindeki gibi kirli pazarlıklar devam ediyor. 2003’te ABD askerlerinin Türkiye’yi üs olarak kullanması için vatan topraklarını adeta satılığa çıkarmıştı AKP iktidarı. O dönem ABD basını bile “at pazarlığı” adını takmıştı buna. Şimdi de AKP hem Rusya’dan hem Ukrayna’dan rant elde etmeye çalışıyor. Diğer yandan da fırsattan istifade Batı’ya kendini yeniden beğendirip, yaltaklanmaya çalışıyor: “Beni deliğe süpürme, kullanmaya devam et.”
AKP “akıllı” veya “dengeli” politika yürütüyor diyenlere “son 19 yılı hatırlayın” deriz. AKP elini nereye atsa kan ve iç savaş çıktı. Mısır’da yaşananları biliyoruz. Şimdi orasıyla da “normalleşme” başladı. Suriye’de Esad ailesiyle ile tamamen duygusal ilişkiler kurmuştu Erdoğan ailesi, ardından Suriye paramparça oldu. “Esad” gitti, “Eset” geldi. Bu sürecin Türkiye’ye maliyeti de ortada. Milyonlarca göçmen Türkiye’ye aktı. Yüzlerce askerimiz Suriye’de şehit oldu.
Libya’da ise iş iyice ayyuka çıktı. Orada açıkça paralı asker politikası yürütülüyor. Hiçbir ilke falan da yok. Tamamen kan tacirliği.
Geçen hafta Ethem Sancak, Doğu Perinçek’in “işadamı” Turgay Şen ve karısı Şule Perinçek Moskova’ya yine tamamen duygusal bir ziyarette bulundu. İran’a ambargo sürecinde Reza Sarraf ile döndürülen on milyarlarca dolar kara para akıllara geldi. AKP’nin gözlerinde akan kanların kırmızısı doların yeşiline dönüyor hemen. Diğer yandan da damadın SİHA’sı için piyasa yapılıyor. Reklamlar dönüyor. “Ukrayna’ya daha çok satalım” deniyor.
Filistin’i unutmayalım. Önce “Filistin ile İsrail arasında arabulucu olalım” dediler. Sonra Mavi Marmara’yı ölüme gönderip sözde İsrail karşıtı oldular. Şimdi ise İsrail Cumhurbaşkanı Herzog ile poz verilip, “birlikte doğal gaz çıkaracağız” deniyor. Yani Mavi Marmara aslında sondaj gemisiymiş AKP’nin gözünde.
Bunlar hep ucuz ticaret taktikleri. AKP bir konuya el attıysa emin olun ki amacı satıştır. Önce kızıştırıyor, “eyyy”ler “meyy”ler havalarda uçuşuyor. Fiyat arttırılıyor. Sonra hemen satış. Olan yine Filistin halkına oldu. Tabii bir de Türkiye’ye. Bu süreçte Yahudi lobisinin de desteğiyle tüm dünyada sözde Ermeni soykırımı tasarıları kabul edildi.
AKP’liler ise sevinçten dört köşe. Bush’un yarattığı kan gölünden doğan iktidarlarının ayakta kalması için son bir umut olarak görüyorlar yeni savaşı.
“AKP için bir fırsat doğdu, bu işten kârlı çıktı, hem Rusya hem Batı’ya yaranıyor. Sarsılan itibarını ve iktidarını toparlıyor” diyenler var. AKP’nin de kendini “kârlı” gördüğü kesin.
AKP için doğan her “fırsat”, Türkiye ve bölge halkları için felakettir. Türkiye ve tüm bölge ulusları için ise daha fazla kan ve acı demektir.
AKP Türkiye içinde ve dışında kan tacirliği yaparak iktidara geldi ve hep kandan para çıkarmanın peşinde oldu. Bu yüzden seviniyorlar.
“Denge” politikaları AKP için rant dengesidir. Türkiye için faydalı bir denge olmadığını çok yakın sürede hem Rusya hem Ukrayna bize düşman olunca göreceksiniz. Tıpkı tüm Ortadoğu’da AKP’nin sözde “Müslüman kardeşliği” politikasının sadece iç savaş, yıkım ve Türkiye düşmanlığı yarattığı gibi.