Dün Erzincan İliç’te bir dağ, kocaman bir dağ yerle bir oldu. Altında kalan 9 maden işçisi kayboldu.
Bir dağ yerle bir oluyor ancak bu depremden veya başka bir doğal afetten dolayı değil. Bu afet yine doğal olmayan bir afet… Vatan düşmanlığı, çevre düşmanlığı, işçi düşmanlığı ve dolar tapıcılığından kaynaklanan bir afet. Yani aslına bu yine bir AKP katliamı… Bir siyanür faciamız eksikti. AKP onu da getirdi başımıza.
AKP’liler buna ne der artık? “Asrın maden faciası” deyip övünürler mi? Adamlar o kadar yüzsüz ve zalim ki; Türk milletinin başına gelen felaketlerle bile övünüyorlar. “Daha önce yüzyıl hiç böyle sel olmamış”, “en süper orman yangını”, “bin yıldır böyle zelzele görmedik”, “asrın faciası bizi kenetledi, vatandaş devletine teşekkür etti”…
Türk milletinin başına gelmiş asrın değil, binlerce yıllık en büyük felaket ve ihanet AKP’dir diyebiliriz. Erzincan İliç’teki işçi ve çevre katliamına bakıyoruz. Her yerde AK-kodamanların ve AKP’lilerin kanlı ayak izi var. Tıpkı Soma gibi, tıpkı Amasra gibi…
Erzincan İliç’teki katliamda da her yerde bilindik isimler var. 2010’dan beri Çöpçüler Mevkii’nde üretim yapan Anagold isimli şirketin büyük ortağı %80’lik payıyla Kanadalı SSR Mining firması, %20’lik payıyla bildiğimiz Çalık!
Her fırsatta yerli ve millilikten bahseden AKP iktidarı döneminde Türkiye’nin dağlarını ve taşlarını ABD, Kanada sermayesine peşkeş çekiyor. AKP döneminde binlerce madencilik ruhsatı yabancı emperyalistlere dağıtıldı. Kanada şirketleri bu açıdan öne çıkıyor. Kendi ülkelerinde siyanürlü altın üretimi yapmaları kesinlikle yasak olan bu şirketler, Türkiye’nin dağlarını, yaylalarını ve tarlalarını ölüm kuyularıyla donatıyor.
Dünkü madendeki katliamdaki “yerli ve milli” faillere birazdan geleceğiz. Önce yabancı sermaye ayağına gelelim. Çünkü ABD, Kanada, İngiliz, İsrail v.s. iddiaları havalarda uçuşuyor. AKP’ye hepsi yakışır. Bunlar Deli Kadir’in talebeleri. Anglo-Sakson sömürgeciliği bunların ruhunu ve bedenini satın almıştır.
2010 yılında İliç’te maden çıkarma ruhsatını kapan ABD Şirketi Alacer’e odaklanalım öncelikle. Bu şirketin Başkanı Rodney P. Antal, CEO’su ise F. Edward Farid’miş.
Alacer 2020 yılında Kanadalı şirket SSR Mining ile birleşiyor. Ortak isimleri yine SSR Mining oluyor. Birleşme için yayınlanan deklarasyon ilginç… Metni isteyen okuyabilir: https://s22.q4cdn.com/546540291/files/doc_news/2020/05/20-12-2020-05-11-SSR-Mining-and-Alacer-Gold-Merger-Final-v3.pdf
Bu metne göre pek çok ülkede maden işleten SSR Mining’e kıyasla Alacer’in masaya getirdiği tek değer Erzincan İliç’teki maden. Ancak birleşmeden sonra Alacer’in başkanı olan Rodney Antal SSR’ın da başkanı oluyor. Alacer’in CEO’su Edward Farid de SSR’ın başkan yardımcısı oluyor.
Bunun anlamı ne biliyor musunuz? Erzincan İliç’te öyle bir sömürü kaynağı, öyle bir imtiyaz, öyle bir rant satın alınmış ki AKP’den; 4 milyarlık şirketin tüm yönetim kurulu üyelerini, küçük ortak gibi gözüken Alacer’in yöneticileri belirlemiş.
Bu birleşmeden sonra SSR Mining’in ABD NASDAQ borsasındaki hisseleri, iki yıl içinde 10 dolardan 24 dolara kadar yükseldi. Son bir yılda bir miktar düşen hisseler, son kazayla 4,5 dolara kadar çakıldı.
Bu şirketin sayfasına girdiğinizde sosyal sorumluluk ve çevre ile ilgili özel bir bölüm var. Soyut kavramlar, geyik resimleri, dağlar, ovalar. Tabii ki İliç’in cehenneme dönmüş fotoğrafı yok.
Şirketin hisselerinin %70’i halka açık. Bilgilere ulaşmak basit. Yüzlerce ortağı var ancak önemli olan ilk 10 ortaktır böyle durumlarda. İkinci sırada duran şirketin adı Blackrock Inc. SSR Mining’in hisselerinin yaklaşık %10’u bu finans grubunda.
Toplam 117 milyar dolarlık varlığı olan bir finans devinin portföyünde, SSR Mining hisseleri çok büyük yer kaplamaz. Ancak SSR Mining’in en büyük ikinci hisse ortağı olarak, şirketin yönetiminde büyük söz sahibi olduğu söylenebilir.
Neden mi Blackrock Inc.’e odaklanıyoruz? Bu şirket dünyanın en büyük “gölge bankası” olarak nitelendiriliyor. Kurucuları Larry Fink de ünlü bir New York finansçısı. Şirketin en hassas olduğu konular çevrecilik, LGBT hakları, cinsel çeşitlilik, küresel ısınma… Son yılların moda ifadesiyle “wokism” ve sosyal sorumluluk şampiyonu!
Diğer yandan Blackrock Inc.’e en büyük eleştiriler de bu alanlarda. Soykırımcı Çin Kızıl Ordusu’nun en büyük yatırım ortaklarından biri. Suudi Arabistan’da petrol sanayisine muazzam destekleri var. Ve tabii İsrail!
Blackrock Inc. Ve Larry Fink ABD’de Demokrat Parti’ye yakınlıklarıyla tanınıyor. Ancak İsrail’de aşırı sağcı Netanyahu döneminde büyük yatırımlar yaptılar. 2016’dan beri artan sermaye aktarımları ile İsrail rejimine destek olmakla suçlanıyorlar. Yine kendi sayfalarında İsrail yatırımları ile ilgili kısa bilgilere ulaşılabilir:
https://www.blackrock.com/il/individual/en/about-us/blackrock-in-israel
Larry Fink tavrını gizleyen biri değil. Bu açıdan AKP’lilere göre çok dürüst biri. 17 Ekim 2023’te Fox Business News’a yaptığı açıklamada, ABD’de öğrencilerin Filistin lehine gösteri yapan öğrencileri açıkça tehdit etti.
Harvard’ın ve mütevelli heyeti üyesi olduğu New York Üniversitesi’nin isimlerini anarak, buradaki tüm öğrencilere çağrı yaptı. Öğrencilere, Öğrenci Birliği’nin Filistin lehine açıklamalarını bilmiyorlarsa, öğrenci birliğinden istifa etmelerini, aksi takdirde sonuçlarına katlanacaklarını duyurdu. Harvard’da Filistin taraftarı eylemlere katılan hiçbir öğrencinin BlackRock’ta işe giremeyeceğini açıkladı. (https://www.foxbusiness.com/markets/blackrock-ceo-fink-world-needs-get-back-moral-compass )
Kahve içen sıradan insanlara “siz siyonistsiniz” diye saldıran yobaz sokak faşistleri elbette ki bunları yazamaz. Ancak şunu da söylemeliyim. SSR Mining’i belirleyen Siyonist veya başka bir şey olması da değil. Hatta şöyle diyeyim. Bunlar Siyonist falan değil, bildiğin talancı kapitalist. Parayı nereden bulsa sorun yaratmayacak tipler. Zaten BlackRock haricinde de pek çok ortakları var.
Kim mi? En büyük ortakları bizzat AK-Kodamanlar! Son yıllarda İliç’teki madenin kapasitesi o kadar büyüdü ki; Türkiye’nin toplam altın üretiminin yüzde 20’si bu madenden çıkıyor artık. Alacer’in SSR Mining’e adeta büyük ortak gibi dâhil olması, İliç dağlarındaki büyük talandan kaynaklanıyor.
Yöre halkının ve çevrecilerin yıllardır devam eden eleştirilerine rağmen kapasite artırım onayını veren kim? AKP’li bakan Murat Kurum!
Türkiye ekonomisine ve devletin tekeline ait olması gereken madencilik sektörüne hiçbir katkısı olmadan yurtdışına milyar dolarlar aktarılmasına izin verilmesinin nedeni ne? Neden basit, Çalık Grubu’na yüzde 20 ortaklık verilmiş.
Peki, Erzincan’da köy köy dolaşıp, madene karşı çıkanları gizli amaçları olmakla, kökü dışarıda olmakla suçlayan kim? AKP’nin son başbakanı Binali Yıldırım!
Erzincan bu şirketin tapulu malı olmuş neredeyse… Anlatılanlara göre, şehrin mülki amirleri, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ABD ve Kanada’da ağırlanmış. ABD ve Kanada’da yasak olan siyanürle altın çıkarmanın ne kadar sağlıklı olduğu anlatılmış. Ve ziyaret sonrası birilerinin villaları olmuş. Köylüler bazen tehdit, bazen maddi olanaklarla sindirilmiş. İğrenç ilişkiler ağı halkın bağrına girmiş, Erzincan’ı çürütüyor.
Bir katliam düşünün. Bir ucunda New York var. Sahte çevrecilik, sahte insan hakları savunuculuğu, sahte sosyal sorumluluk ve “wokism” nedir derseniz tüm izler SSR’ın hissedarlarında.
Diğer ucunda AKP Genel Merkezi var. Sahte millicilik, sahte ABD-İsrail karşıtlığı, sahte antiemperyalizm, sahte Müslümanlık…
Hepsi yok olan bir dağın ve işçilerin üstüne binmiş. Semiriyor.
Ama sorun değil. Yakında Binali ve Tayyip gider camii açarlar İliç’te. Parasını da SSR verir. “Eyyy Siyonistler eyy LGBT’ler, benim Erzincanlımın kanına giremezsiniz. Maden kapanmaz, ezan susmaz.”
İstanbul Cihangirli “çevre” veya “gender” aktivisti de BlackRock’tan fonunu kapar. İşçilerin ailelerine kan parası… Durmak yok katliama devam! Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır.
“Yerli ve milli” Ak-kodamanlar ancak 19.yy’da sömürge plantasyonundaki kâhyalar kadar yerli ve millidir. Sömürgeci Batı için kırbacını şaklatan yerel tufeyliler! “Ben Türkiye’yi pazarlamakla mükellefim” diyen simsar!
Bir de “siz Türkiye’nin zenginliklerinin işlenmesine karşısınız, gayri-millisiniz” demezler mi?
Karşıyız lan! Karşıyız. Yerin altında kalsın. Gelecekte Bağımsız Türkiye hiçbir işçisini katletmeden, vatanını zehirletmeden, ister çıkarır ister çıkarmaz.
Katilsiniz, hırsızsınız, vatan hainisiniz!
