Türkiye günlerdir Garo Paylan’ın TBMM’ye verdiği sözde Ermeni Soykırımı yasa teklifini tartışıyor.
Öncelikle şunun altını çizmek gerekir ki, sözde Ermeni Soykırımı konusunda bizim açımızdan tartışılacak bir şey yoktur. Çünkü ortada Türklerin Ermenilere yönelik giriştiği bir soykırım hareketi yoktur. HDP’nin amacı da soykırım anmak falan değil Türkleri suçlamaktır.
Bu nedenle sözde Ermeni Soykırımını tartışmayız. Ama Garo Paylan’ın bu kadar rahat TBMM çatısı altında sözde soykırım için yasa teklifi vermesini tartışmaya açmak gerekiyor.
Garo Paylan’ın mensubu olduğu HDP, Türkiye Cumhuriyeti’ne, Atatürk’e ve Türk milletine düşman bir yapıdır. Ermeni meselesindeki tavırları da bellidir. Normal bir siyasi parti, böyle bir teklif vermez, ama söz konusu HDP olunca böyle bir provokasyona hiç düşünmeden girişebilirler.
O nedenle Garo Paylan’ın ya da HDP’li herhangi birinin sözde soykırımla ilgili düşündükleri, söyledikleri bizleri şaşırtmamalı. Ancak şaşırmamız gereken başka bir husus var, o da muhalefetin Garo Paylan’ın yasa teklifi karşısındaki sessizliğidir.
Örneğin ana muhalefet partisi CHP; Garo Paylan’ın yasa teklifine karşı CHP’den bir açıklama gelmedi. Parti sözcüsü Faik Öztrak, “Herkes kendi işine baksın, siyasetçinin görevi tarihten husumet çıkarmak değil” sözlerini içeren bir tweet paylaştı, ancak isim vermeden paylaşım yaptığı için konuyu bilmeyen biri kimi veya neyi kastettiğini anlamadı. Ne Kılıçdaroğlu ne de CHP Genel Merkezi, HDP’nin bu ihanet teklifine karşı bir tepki vermedi.
Meral Akşener, “Sözde ‘soykırım’ teklifiyle, milletimizin başını yere eğdirmeye kalkan hadsizliği şiddetle kınıyorum” dedi.
Ömer Çelik, Twitter’dan tepki mesajı paylaştı. Ancak dünya lideri Erdoğan’dan daha konu ile ilgili bir açıklama duymadık.
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Twitter hesabından “HDP milletvekilinin” verdiği yasa teklifini şiddetle reddettiğini belirten bir paylaşım yaptı.
“Altılı Masa”nın tartışmalı isimlerinden Ali Babacan, “acıların faili biz değiliz” deyip 1915’te hayatını kaybeden Ermenileri andı. Ancak Babacan’ın mesajında da ne HDP ne de Garo Paylan’ın adı geçmediği gibi herhangi bir kınama veya tepki de yoktu.
Dün “Altılı Masa” toplantısı vardı. Toplantıdan sonra basına verilen açıklamada Biden’ın sözde soykırımla ilgili sözlerine tepki gösterilirken, HDP’nin veya Garo Paylan’ın esamisi okunmadı.
Böyle önemli ve tüm Türk milletini suçlayan bir konuda bile tepki gösteremeyen bir muhalefet mi Türkiye’nin geleceğine talip? Demezler mi sen önce geçmişine sahip çık sonra geleceğine talip ol diye?
Sadece muhalif partiler değil, muhalif basın da HDP’li Paylan’ın yasa teklifine tepki vermekte yetersiz kaldı. Örneğin Sözcü gazetesinde teklifle ilgili birinci sayfadan bir haber yoktu. Demek ki Sözcü’ye göre TBMM’ye Türkiye’nin soykırımla suçlanması için verilen bir yasa teklifi birinci sayfadan verilmeye değer bir haber değilmiş.
Aynı şekilde Cumhuriyet’in de birinci sayfasında yer bulamamıştı Garo Paylan’ın yasa teklifi. İçerde ise o kadar küçük bir haber verilmişti ki, kimse görmesin demişlerdi sanki Garo Paylan’ın teklifini.
İşte başlıktaki sorumuzun cevabı tam da burada gizli. İktidarıyla muhalefetiyle Türkiye’de siyaset kurumunun HDP’ye o kadar büyük bir “hoşgörüsü” var ki, HDP ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın kimseden tepki görmeyeceğini biliyor. O nedenle de şımarıkça, pervasızca bu tür provokasyonlar yapabiliyor.
Buradan tekrar soralım:
Türkiye’nin kurucu partisi, Atatürk’ün partisi CHP; Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk milletini soykırımcılıkla suçlayan Garo Paylan’a haddini bildirmeyecek mi?