Ahmet Davutoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı. Eskinin AKP milletvekili, Dışişleri Bakanı ve Başbakanı; şimdinin en koyu AKP muhaliflerinden biri ve Millet İttifakının bileşenlerinden biri olarak öne çıkan bir isim.
Açıklamaları gündem oluyor, AKP’nin içinden gelen, Erdoğan ile yollarını ayırmış biri olarak muhalefet çevreleri tarafından kabul görüyor, sözlerine kulak veriliyor. Son dönemde ise Davutoğlu tek bir konuyla gündeme geliyor; varsa yoksa Millet İttifakı’nın adının değiştirilmesi.
Baştan söyleyeyim, ben Millet İttifakı’nın isminden çok özüne önem veriyorum. Millet İttifakı, Türkiye’yi AKP’den kurtarma iradesinin vücut bulmuş hali olduğu için destekliyorum. Davutoğlu’nun veya Babacan’ın bu ittifak içerisinde bulunmasından rahatsız değilim. AKP’ye karşı olan her partinin, oluşumun, hareketin Millet İttifakı’nın içinde yer almasını, desteklemesi gerektiğini düşünüyorum.
Ancak Davutoğlu’nun gerek Millet İttifakı’nın ismi ile ilgili açıklamaları olsun, gerekse Millet İttifakı liderleriyle evinde yaptığı birebir görüşmeler olsun, beni rahatsız eden bir şey var. O da Davutoğlu’nun sonradan dahil olduğu ittifakla ilgili böylesine belirleyici bir konuda bu kadar rahat ve kesin konuşabilmesi.
Bu cesareti nereden bulduğunu ben çok merak ediyorum doğrusu. En son Halk TV’ye çıktı ve yine aynı sözleri söyledi: “Millet İttifakı’nın adının değiştirilmesi için konuşuyoruz. Masada farklı isimler var ama bunu açıklamam doğru olmaz.”
E madem doğru olmaz, niye dillendiriyorsun? Niye AKP’ye “bunlar daha ittifaklarına ne isim vereceklerine bile karar veremiyor” dedirtiyorsun?
Madem böyle bir görüşme var, görüşürsünüz, karara varırsınız, sonra tabanınıza sorarsınız “biz böyle bir değişiklik yapmak istiyoruz, ne diyorsunuz?” İttifaka oy verecek olan seçmenden de olumlu yanıt alınırsa, ittifak adına biri çıkar ve ismimizi şu nedenlerle değiştiriyoruz diye açıklama yaparsınız.
İttifakın ismi değişebilir mi? Elbette ki değişebilir. Burada tartışılması gereken birinci konu, böyle bir değişikliğe gerek var mı? Sonuçta Millet İttifakı, Cumhur İttifakı’na karşıtlığın ismi haline gelmiş durumda. Hal böyleyken yeni bir isim fayda mı sağlar, zarar mı verir iyi düşünmek gerek.
Ha bu açıklama da CHP ya da İYİ Parti varken Davutoğlu’na düşmez. Davutoğlu, alması muhtemel oyla bu ittifakta zurnanın son deliği bile değil. Millet İttifakı adına seni sözcü tayin ettilerse, onu söylesinler biz de bilelim. Ama yok sen kendi başına yapıyorsan rol çalmaya çalışıyorsun demektir. Millet İttifakı içerisinde böylesine bir tavır da AKP’nin işine yarar.
Hem Davutoğlu’nun “Millet”le derdi ne? Millet İttifakı isminin nesini beğenmiyor da değiştirelim diyor. “Millet”ten daha kapsayıcı bir şey mi bulmuşlar? Güçlendirilmiş Millet İttifakı mı diyecekler? Ya da Geniş İttifak? Davutoğlu AKP’deyken, milletin önündeki Türk’ü silmişlerdi, sıra “millet”e mi geldi?
Masada değişik isimler varmış ya, Davutoğlu en azından kendi önerileri neymiş onu söyleseydi bari, o da yok! Laf olsun, torba dolsun.
Davutoğlu sonradan dahil olduğu ittifaka isim seçeceğine önce otursun bir özeleştiri versin. Bugün Türkiye’nin dış politikasının ana eksenini AKP, zamanında Davutoğlu’nun kitabına göre oluşturdu. Türkiye’nin Suriye’de bulunduğu durum, hatta Suriyeli göçmen sorunu bile bu politikaların sonucu.
Hani Sultanlık diyoruz ya AKP rejimi için, o bile Davutoğlu’nun sözde Osmanlı coğrafyasını canlandırma fantezisinin sonucu. Osmanlı, Erdoğan’la birlikte çok güzel canlandı!
Açılım günlerinde Dışişleri Bakanı olan Davutoğlu, o dönem desteklediği politikaları bugün hala “Demokratik açılım sürecek” diyerek destekliyor.
Davutoğlu önce kendi kitabındaki yanlışlanmış görüşlerden vazgeçsin, bir özeleştiri getirsin, ama “bizim zamanımızda iyiydi, sonradan bozuldular” çiğliğine kaçmadan. Sonra Millet İttifakına isim önerebilir.