No Result
View All Result

Deprem bölgesinde AKP’nin oyları arttı mı?

TÜRKSOLU by TÜRKSOLU
30 Mayıs 2023
in HAFTALIK
0
Deprem bölgesinde AKP’nin oyları arttı mı?

Deprem bölgesindeki seçmen günah keçisi oldu

Muhalif kesimlerde seçim öncesi yaratılan olumlu hava, beklentileri çok yükseltti. Sonuçların açıklanmasıyla beraber -yüksek beklentinin de etkisiyle- muhalif kesimlerde ciddi bir çöküş yaşandı. Seçim yenilgisi ile ilgili bilimsel pek çok değerlendirme yapıldı. Bu dergide de bu konu hakkında pek çok yazı okuyacaksınız.

Süreç içinde pek çok analiz yapılsa da seçim sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte, muhalif tabanın ilk tepkisi duygusal oldu. Aslında her seçim sonrası muhalif kesimin benzer şeyler yaşadığını görüyoruz. Bu kez farklı olarak, seçimden hemen önce yaşanan büyük bir felaketin de etkisiyle seçim bölgesindeki seçmenin tavrı da merak ediliyordu. Yaşanan beklenmedik yenilgi için bir günah keçisi lazımdı. Böyle bir süreçte tepkilerin yöneldiği ilk odaklardan biri deprem bölgesi ve bölgedeki seçmen oldu.

Depremi hatırlayalım

6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye, tarihinin en büyük felaketini yaşadı. Sekiz saat arayla yaşanan iki büyük depremde ülkenin güneyi adeta bir enkaza döndü. Yıkımın ağırlığının sebebi iktidarın yıllardır göz yumduğu, yeri geldi mi imar aflarıyla affettiği denetimsiz yapılaşmaydı.

Afet sadece yıkımla sınırlı değildi. Felaketten sonra devlet, günlerce afet bölgesine ulaşamadı. İnsanlar enkazlarının başında çaresizce sevdiklerinin kurtulmasını beklediler.

Denetimsiz yapılaşma ile başlayıp, kurtarma fiyaskosu ile devam eden acı dolu günlerin sonunda resmi rakamlara göre 50 binden fazla insanımızı kaybettik.

İşte bu felaketten tam üç buçuk ay sonra Türkiye seçime gitti.

Seçim sonuçlarının açıklanmasıyla deprem bölgesi tepkinin de merkez üssü oldu. Depremzedeler, yaşadıkları felaket yetmemiş gibi bir de linç kampanyasının hedefi oldular. Sosyal medya ve özellikle de Twitter bu kampanyanın yürüdüğü temel mecra oldu.

“Yenilginin tüm sorumlusu afet bölgesindeki seçmendi…

Yaşanan bunca olumsuzluğa rağmen AKP’nin oyları bölgede azalmamıştı…

Maddi ve manevi onca kayba rağmen seçmen gidip yine oylarını AKP’ye vermişti…

Madem onlar hallerinden memnun, biz onlar için neden bu kadar üzüldük…”

Genel hava bu şekilde olmakla beraber işi çok daha öteye taşıyan insanlar da vardı.

Peki gerçekten böyle mi olmuştu?

Yaşanan felakete rağmen deprem bölgesinde AKP oylarında bir azalma olmamış mıydı?

Bir azalma olmadıysa bunun sebebi neydi?

Seçim katılım oranlarına göre yıkımın büyüklüğü

Deprem bölgesindeki oy değişimine bakmadan önce katılım oranları üzerinden yıkımın büyüklüğüne bakalım. İlk tur seçimlerini (14 Mayıs) baz aldığımız zaman Türkiye genelinden katılımın %86,98 olduğunu görüyoruz. Ancak deprem bölgesindeki katılım oranları bu rakamlarla paralellik göstermiyor. Örneğin Adıyaman’da katılım oranının %81,98’e, Şanlıurfa’da %81,83’e, Hatay’da %83,17’ye, Malatya’da ise %81,7’ye gerilediğini görüyoruz. Kaldı ki, bu yüzdeler, kaydını başka illere aldıran seçmenler düştükten sonra hazırlanan rakamlara göre hesaplanmış rakamlar.

Yine bu dört ili ele alırsak, Türkiye ortalamasına göre Adıyaman’da yaklaşık 20 bin, Şanlıurfa’da yaklaşık 63 bin, Hatay’da 40 bin, Malatya’da ise 28 bin fazladan seçmenin sandığa gitmediğini görüyoruz. Bu rakamlar, sadece kaydını başka yere aldırmadığı için oy kullanamayan ya da protesto amaçlı sandığa gitmeyen seçmenlerle açıklanabilir rakamlar değil.

Depremde hayatını kaybetmesine rağmen nüfustan düşürülmeyen seçmenler de bu sayıların içerisinde. Bu üç bileşenden hangisinin ne oranda olduğunu bilmemiz mümkün değil ancak felaketin boyutunun bize anlatıldığından çok daha büyük olduğunu bu rakamlardan tahmin edebiliyoruz.

Şimdi de bölgede kullanılan oylara ve oranlarına bakıp gerçekten AKP oylarında bir azalma olup olmadığına bakalım.

Deprem bölgesinde AKP’nin oyları azalmadı mı?

Her ne kadar deprem bölgesi 11 ili kapsasa da biz değerlendirmemizi dört il üzerinden yapacağız. Bu dört il, depremin büyük kayıplara sebep olmakla kalmayıp aynı zamanda toplumsal yapıyı da sarstığı Malatya, Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman olacak.

İlk dikkat çeken nokta, depremden etkilenen bu dört ilde katılımın düşük kaldığı gibi, toplam seçmen sayısının da oransal olarak düştüğü. 2018 genel seçimlerinde Türkiye geneli toplam seçmen sayısı 59.391.328. 2023 seçimlerinde ise bu sayı 64.113.941. Yani seçmen sayısında yaklaşık olarak %8’lik bir artış var. Oysa deprem bölgesindeki hiçbir ilde bu oranda bir artış meydana gelmiyor.

%8’lik artışın içerisinde kaydını deprem bölgesinden diğer bölgelere kaydıranlar olduğu ve bu kıyaslamanın doğru olmayacağı düşünülebilir ancak deprem bölgesinden kaydırılan seçmen sayısının genel toplamı etkilemeyecek boyutta olduğunu rakamları incelediğimizde görüyoruz.

Örneğin, Kahramanmaraş’ta 2018 yılı seçmen sayısı olan 739.457’nin %8’lik artışla 798.613’e ulaşması gerekirken, bu sayı 753.538’de kalmış. Hatta, Malatya’da seçmen sayısı 2018’de 555.931 iken, 2023’te 531.448’e gerilemiş.

Buradan çıkan sonuç, kayıpların ve oy vermeyenlerin dışında seçmenin ciddi bir kısmının şehirleri terk ettiği… Bir kısım seçmenin şehirde kalmış olmasının bir nedeni de bölgeden ayrılacak maddi gücünün olmaması. Bu kesimin oransal olarak AKP’ye daha yakın durduğunu söyleyebiliriz.  AKP’nin aldığı oylar arasında, sayısı tam olarak bilinmeyen, son dönem vatandaşlık alıp oy kullanan Suriyelilerin olduğunu da hatırlatmakta fayda var.

AKP’nin oy kaybı

AKP’nin oy kaybına gelecek olursak, şehirler arası farklılık göstermekle birlikte AKP’nin oy kaybetmediği hiçbir il yok. Örneğin Kahramanmaraş’ta AKP’nin oy oranı %58,68’den %47,72’ye gerilemiş. AKP’nin bu ildeki oy kaybı ise 71 binin üzerinde.

Malatya’da ise oy oranları %53’den %45,19’a gerilerken toplam oy kaybı 60 bin kadar olmuş. AKP’nin Hatay’da da %35,72’den %33,91’e gerileyen bir oy oranı var, oy kaybı da 22 bine ulaşmış.

AKP’nin en önemli kalelerinden biri olan Adıyaman’da bile 15 binin üzerinde oy kaybı var.

Bu oy kayıpları sadece yüzdesel değil aynı zamanda rakamsal olarak da bir düşüşü gösteriyor.

Erdoğan’ın oy kaybı

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine baktığımızda, 2018 seçimlerine kıyasla Erdoğan’ın oy oranlarının, Kahramanmaraş’ta % 74,18’den % 71,88’e (26 bin), Hatay’da %48,54’den %48,03’e (23 bin), Adıyaman’da %67,41’den %66,2’ye (15 bin) gerilediğini görüyoruz. Oransal düşüşün olmadığı tek il Malatya’da ise Erdoğan’ın 34 bin oy kaybı var. Bunun sebebi Malatya’nın seçmen sayısı azalan tek il olması.

Deprem bölgesindeki seçmen CHP’yi de cezalandırdı

Oy düşüşlerinden payına düşeni alan sadece AKP değil. Depremden en çok etkilenen illerin başında Hatay geliyor. Hatay, CHP’li Lütfü Savaş’ın belediye başkanlığı yaptığı bir şehir ve yıkılan binaların pek çoğu, her ne kadar kendisi inkar etse de, Savaş’ın döneminde izin verilmiş yapılar. Ayrıca Lütfü Savaş tıpkı AKP’li bir yönetici gibi hiçbir konuda sorumluluk kabul etmiyor. Hatta işi, binlerce kişiye mezar olan Rönesans Rezidans’ın müteahhidine sahip çıkacak kadar ileriye götürüyor.

Lütfü Savaş’ın bu tavrının karşılığını CHP sandıkta gördü. 14 Mayıs seçimlerinde CHP’nin oyları bir önceki seçime kıyasla %30,99’dan %28,39’a geriledi. Önümüzdeki yerel seçimlerde Lütfü Savaş’ın aday olması durumunda CHP’nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı alması zor görünüyor.

Deprem, AKP’ye sadece deprem bölgesinde mi oy kaybettirdi?

AKP’nin deprem bölgesindeki oy kaybını değerlendirirken yapılan hata, oy kaybını diğer bölgelerle kıyaslamak. Depremi yaşamayan bölgelerdeki oy kaybında depremin hiç etkisi olmadığını, depremin sadece olduğu bölgedeki seçmen üzerinde etkili olduğu gibi anlamsız bir ön kabul var. Oysa ülkeyi etkileyen diğer faktörleri nasıl deprem bölgesinde yok sayamazsak, depremi bir faktör olarak tüm ülke için de değerlendirmemiz gerekir.

Ülke genelinde bölge ile olan bağı dolayısıyla sıkıntı çeken ve oy tercihini değiştiren binlerce insan olduğunu kabul etmek gerekir. Kaldı ki, depremin ilk zamanları yaşanan rezaletlerin deprem bölgesi ile hiç bağı olmayan insanların dahi oy kararını etkilediğini düşünmek lazım. Dolayısıyla deprem bölgesindeki oy düşüşünü ülkenin geri kalanındaki oy düşüşü ile kıyaslamak doğru olmaz çünkü ülke genelindeki oy düşüşünün de en temel sebebi deprem.

AKP oylarının daha fazla düşmesi gerekmez miydi?

Muhalif kesimde bu konu ile ilgili tepkinin olmasının sebebi, beklentinin yüksek olması. Deprem sonrası Erdoğan’ın ve AKP’nin oylarının dibe vuracağı, seçimin AKP için bir hezimet olacağı yönünde bir kanı oluşmuştu. Sonuçların beklendiği gibi olmaması, deprem bölgesinde AKP’nin oylarını artırdığı gibi bir algı yarattı.

Halbuki, AKP’nin ve Erdoğan’ın oylarında bir düşüş var ancak bu düşüşün beklentinin altında kalması ne AKP ile ne de Erdoğan ile ilgili bir konu. İktidarın oy oranlarının neden daha fazla düşmediğini anlamak için muhalefeti ve muhalefetin tercihlerini masaya yatırmak gerek.

Hazar ARISOY

Previous Post

Araştırma şirketleri yanılmadı, yanılttı

Next Post

Kılıçdaroğlu’nun akıl hocaları muhalefete nasıl kaybettirdi?

Next Post
Kılıçdaroğlu’nun akıl hocaları muhalefete nasıl kaybettirdi?

Kılıçdaroğlu’nun akıl hocaları muhalefete nasıl kaybettirdi?

Facebook Twitter Instagram

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.

No Result
View All Result
  • TÜRKSOLU
  • GÜNLÜK
  • HAFTALIK
  • ARŞİV
  • İLERİ YAYINLARI KİTAPLIĞI

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.