Yeni “Milli” Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, A Haber’de katıldığı programda, kızlar için ayrı okullar kurulabileceğini açıkladı. Kız çocuklarını okula göndermeyen aileler olduğunu iddia eden Tekin, “Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum” diyen aileler olduğunu, bunun için çözüm olarak da “Şimdi benim Milli Eğitim olarak birincil hedefim ne? Kız çocuklarının okullaşması sağlamaktı. O zaman veliyi ikna etmek için biz, gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz, veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okullara gönderebilmeli” dedi.
Kulağa ne kadar da masumane geliyor değil mi? Amaç kız çocuklarının eğitimden geri kalmaması olunca haremlik selamlık eğitime rıza göstermemiz gerekiyor. Bu klasik AKP taktiğidir. Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek olarak da formüle edilebilir. Kız çocukları eğitimden mahrum mu kalsın, karma eğitim terk edilip ayrı kız okulları mı kurulsun?
Elbette ki, kız çocukları eğitimden mahrum kalmasın. Kız çocuklarının eğitimi en önemli meselelerden biri. Ancak bunun yolu, Taliban tarzı Şeriat okulları kurmaktan geçmiyor.
“Milli” Eğitim Bakanı’nın iddiasına göre, kız çocuğu olan aileler, okullarda erkek var diye çocuklarını okula göndermiyormuş. Bir kere çocuğunu eğitimden mahrum bırakmak suçtur. Bakanın bahsettiği aileler, çocuklarını okula göndermeyerek suç işliyorlar. Şayet Bakanın tanıdığı bildiği böyle aileler varsa, bu aileler hakkında işlem yapmak, bakanın vazifelerinden biridir.
İşte bu, tam Taliban kafasıdır. Erkek var diye okulları ayırmakla başlarsın, sonra iş “kız çocuklarının okumasına gerek yok”a kadar gider. Taliban’ın yönettiği Afganistan’da yaşanan tam olarak budur. Kız çocukları önce ayrı okullarda okumaya başladılar. Sonra üniversiteden başlayarak eğitimin tüm kademelerinde kız çocuklarının eğitim alması engellendi.
Erdoğan “Taliban’la aramızda fark yok” derken çok doğru söylemiş. Seçimler biter bitmez AKP’li “Milli” Eğitim Bakanı, eğitimde Taliban açılımını başlattı. Gerekçesi de kız çocuklarını okula göndermek istemeyen aileler. Ama bu toplumsal yapıyı da onlar kurdular zaten. AKP öncesinde, çocuğunu “erkek var” diye okula göndermeyen aile yoktu. Şimdi kendi yarattıkları toplumsal düzenden güya şikâyet ediyormuş gibi görünüp Şeriat eğitiminin önünü açmak istiyorlar.
Peki, bu iş eğitimle kalır mı? Diyelim eğitim işini ayrı okullarla çözdünüz, yarın bir gün biri çıkıp dese ki, “bu sokakta erkek yürüyor, ben bu sokakta yürümek istemiyorum” ne yapacaksınız? Sokağı mı ikiye böleceksiniz yoksa kadını eve mi hapsedeceksiniz? AKP’lilerin hangi şıkı seçeceği malum. Sokak belki uç bir örnek ama bunun restoranı var, alışveriş merkezi var, kadınla erkeğin bir arada bulunduğu sayısız mekân, durum var.
Bu ülkede bazı illerde şehir içi toplu taşıma araçları haremlik selamlık olarak ayrılmış. Bir tane muhtar çıkmış, düğünlerde kadın erkek bir arada eğlenmek dinen caiz değildir diye fetva vermiş. Bunlar münferit hadiseler değil, bilhassa AKP’nin yaratığı toplumsal düzendeki bir kesimin sapıkça yaklaşımıdır.
Özel kız okullarının gündeme gelmesini, iktidara yakın bazı tarikatların açacağı özel kız okulları takip eder. Bu tarikatlar buralarda kız çocuklarını eğitim adı altında istismar ederler. Sonra bu yavaş yavaş devlet okullarında da uygulanmaya başlar. Önce pilot okullar, sonra bütün okulların İmam Hatip olması gibi haremlik selamlık eğitim başlar. İşte Türkiye’de Talibanlaşma böyle olur.
Seçimlerden önce herkes Erbakan’ın partisinden biri Milli Eğitim Bakanı olacak diye endişeleniyordu. Erbakan’ın partisinden biri olmadı ama kafa Taliban kafası olunca parti fark etmiyor.