Tarihçi Erhan Afyoncu, haftasonu Hakan Çelik’in CNN Türk’teki programında açtığı nüfus tartışmasıyla gündemde. Afyoncu, Türkiye’nin nüfus artış hızının kendini yenileme oranının altında kaldığını, bunun da başlı başına bir beka sorunu haline geldiğini anlatıyor.
Yaptığı uyarılara pek bir diyeceğimiz yok. Aslında herkesin bildiği doğrular. Türkiye’de yıldan yıla düşüş gösteren çocuk doğum oranları, tarihin en düşük seviyelerinde seyrediyor ve bunun bir sürdürülebilirliği yok. Bu kadar hızlı yaşlanan bir nüfus, yaşadığı toprak parçasını vatan olarak elinde tutma kabiliyetini adım adım kaybedecektir.
Bu gidişe dur demek için alınacak tedbirlere gelince, Afyoncu’nun kendince radikal bir önerisi de var. Tabi, kasıtlı olarak “kendince radikal” diyorum. Erhan Afyoncu, Erdoğan iktidarının 15 Temmuz sonrası kurulan Milli Savunma Savunma Üniversitesi’ne rektör atayacak ve o gün bugündür bu görevde tutacak kadar güvendiği bir isim.
Haliyle, Afyoncu’nun büyük nüfus sorunumuza dair getirdiği çözümler arasında hiçbir iç politik öneri yok. Nasıl olsun? Nüfus sorununun bir numaralı sebebi zaten Afyoncu’nun hizmet ettiği bu iktidar!
Böylece içeride alınabilecek tedbirleri durumun vahametin ötürü “yetmez, yetişmez” ilan edip “radikal” öneriye geçiyor:
— Dünyanın farklı yerlerinden, varlıklarını devam ettirme şansı kalmayan Türkleri Türkiye’ye getirme kanaatindeyim.
— Kimleri söylüyorsunuz mesela?
— Yani mesela Çin’deki Uygurlar gibi…
Elbette buna tepkiler gecikmedi. Çünkü Afyoncu’nun kulağa çok hoş gelen bu “Türkiye’ye Türk getirelim” önerisinde madalyonun bir de öbür yüzü var. Bir yerden Türk getirince Türk nüfusu artar mı? Vallahi de artar.
Peki o Türklerin terk ettiği yerlere ne olacak? Eh, orası da Türksüzleşecek.
Ama daha büyük soru şu: Orası neresi?
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne subay yetiştiren kurumun başına niye bir tarihçi getirilir, sorusunu bile gölgede bırakan ayrıntı burada işte!
Türklerin nüfusunu çok dert edinen bir Osmanlı tarihçisi, bir tarih profesörü, Uygurların vatanından neden Çin diye bahseder?
Tarihçi Erhan Afyoncu, Uygur vatanının Doğu Türkistan olduğunu bilmiyor mu yoksa? Hani, insan ister istemez şöyle düşünüyor: Bu bir ÇKP projesi olsa, Erhan Afyoncu da ÇKP’nin sözcülüğüne soyunsa anca böyle tanıtır.
Dahası, buna örnek vereceğim diye korkunç bir hata daha işliyor: İsrail’i örnek veriyor. Bakın, İsrail nasıl da dünyanın her yerinden Yahudileri davet ediyormuş. Yahu biz İsrail miyiz ki iki gün içinde tüm turistik gezisi tamamlanacak küçük bir yurdumuz olsun? Ortada benzerlik kurulamayacak kadar devasa bir jeopolitik fark var.
Kaldı ki Türklerin nüfusuyla bu kadar dertlenen Erhan Afyoncu, Doğu Türkistan’daki nüfus sorununun farkında mı acaba? Çin’in yıllardır Doğu Türkistan’da Uygurlara uyguladığı sistematik soykırım, önlenen milyonlarca gebelik, 9 aylık hamilelerin bile zorunlu kürtajı, anne babası kamplara atılan küçücük çocukların etnik Han gibi yetiştirilip beyinlerinin yıkanması…
Sadece berbat siyaset sonucu Türkiye değil, sadece Çinlilerin soykırımı sonucu Doğu Türkistan değil… Aslında dünya genelinde her Türk topluluğu, varlığın devam ettirememe tehlikesi altında. Rus zulmüyle ezilen güya özerk Türk halkları, 2,5 yıldır Ukrayna cephesinde eritiliyor. Güneyimizdeki Irak ve Suriye’de Türkmenler uzun süredir katliama uğruyor. Yunanistan, Batı Trakya’da Türkleri sosyal ve ekonomik yönden baskı altında tutuyor. İran’daki Fars şovenisti rejim, Güney Azerbaycan Türklüğünü silmek için elinden geleni ardına koymyor.
Sonra bir tane Afyoncu çıkıyor, Türkiye’ye Türk getirelim deyip bizi aklınca afyonlamaya kalkıyor. Ama Türk yurdu Doğu Türkistan’ı ağzına bile alamıyor.
Yanlış anlaşılmasın. Afyoncu’nun tarihçiliğine, yetkinliğine bir dediğimiz yok. Mesele, Erhan Afyoncu’un öncelikleri ve kime empati gösterdiği.
Çünkü aynı Erhan Afyoncu’nun aynı programda Trump’ın Gazze planı konusunda dedikleri de kayıtlarda duruyor. Doğu Türkistan’ı boşaltma fikrine balıklama atlayan Afyoncu, atılan bombalara rağmen Gazze’ye tutunmasını bilen Filistin halkına çok büyük saygılarını sunmuş.
Yani Afyoncu’nun zihin dünyasında tablo şöyle: Filistinliler vatanları için direnen asil halk, Uygurlar ise “Çin’de tutunamdığı için getirteceğimiz nüfus katkısı.”
Siyasal İslamcıların bu adamı neden MSÜ’ye rektör yaptığını daha iyi anlamıyor muyuz?
