AKP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Ömer Çelik, dün Ankara’da “İlk oyum Erdoğan’a, ilk oyum AK Parti’ye” kampanyası çerçevesinde gençlerle bir araya gelmiş. Orada söylediği şeyler içinde en dikkat çekeni, Erdoğan’ın bir devrimci olduğuna dair sözleriydi.
Bir süredir Erdoğan’ın ne kadar devrimci bir lider olduğu üzerine laflar işitiyoruz. Hatta Erdoğan’ın bizzat kendisi de yakın zamanda bu kavramı kullanmıştı. Kendisinin muhafazakar devrimci olduğunu ileri sürmüş, TÜGVA’lı gençleri de muhafazakar devrimciler ilan etmişti.
Bu yazı Erdoğan’ın devrimci olup olmaması ya da muhafazakar devrimci olur mu olmaz mı konularına ilişkin bir yazı değil. Dolayısıyla Erdoğan’ın ortaya attığı yeni kavramı tartışmayacağız. Ancak Erdoğan’ın neden devrimciliğe sarıldığını anlamamız gerek.
Bugün, AKP’nin kesintisiz iktidarının 20. yıldönümü. 20 yıl zarfında AKP ajandasındaki pek çok şeyi gerçekleştirdi. Gerçekleştiremediği şeylerin başında ise gençleri kazanmak geliyor. Bugün pek çok AKP’li yetkili bile gençleri kazanamadıklarından yakınıyor.
İşte Ömer Çelik, AKP’nin gençlerin oyunu alabilmek için başlattığı çalışmada Erdoğan’ın devrimciliğine vurgu yapıyor. Peki, AKP gibi devrimciliğe karşı bir siyasi hareket, neden birdenbire devrimci oldu?
Elbette gençleri kazanmak için.
“Dindar ve kindar bir nesil” yaratmak için tüm imkanlarını seferber eden AKP, yarata yarata lüks arabalar içinde pudra şekeri koklayan bir nesil yarattı. Bütün o “Asım’ın nesli” söylemlerinin neticesinde AKP’nin elinde TÜGVA etrafında toplanmış, ihale, kayırma kovalayan, yaş itibariyle de artık genç sayılamayacak bir güruh kaldı.
Basında yayımlanan anketlere baktığımızda gençlerin, özellikle de ilk kez oy kullanacakların ciddi oranlarda muhalefete meylettiğini görüyoruz. Elbette bunu gören bir tek biz değiliz. Erdoğan’ın da bu anketleri ne kadar yakından takip ettiğini biliyoruz. Hal böyle olunca, AKP önümüzdeki seçimler için gençleri kazanma telaşı içine girdi.
İşte Erdoğan’ın devrimcilik mesajları da, Che benzetmeleri de tamamen bunun için. Yani gençleri kazanmak için. Çünkü gençlik demek, bir yerde devrimcilik demektir. Türkiye’nin köklerinde de çok güçlü bir devrimci gençlik hareketi vardır. Bunu bilen AKP de gençleri kazanmak için devrimciliğe sarılıyor. Çünkü biliyorlar ki, kendi geçmişinde gençliği etkileyecek, AKP’ye çekecek hiçbir şey yok. Olsaydı, emin olun Ethem Sancak, Erdoğan’ı Che’ye değil başka birine benzetirdi.
Ancak AKP’ye kötü bir haberim var: Tüm çabaları boşuna. Gençler AKP’ye oy vermez!
Neden versin ki?
Erdoğan gençlerin en çok vakit geçirdiği interneti, sosyal medyayı yasaklasın diye mi gençler AKP’ye oy verecekler?
Yoksa sorular çalınsın, eğitim-öğretim hakları ellerinden alınsın diye mi AKP’ye oy versinler?
Belki de KPSS’de birinci olup mülakatta kendisinin yarı puanını alan bir TÜGVA’lı tarafından elenmek için AKP’ye oy verebilir.
Hadi diyelim bir şekilde üniversiteye girdi, gittiği şehirde barınma sorunu yaşasın diye mi gençler AKP’ye oy verecekler?
Bu ülkede sığınmacılar bazı AKP’li büyükşehir belediyelerinin ulaşım imkanlarından ücretsiz faydalanırken, üniversite öğrenimi için aynı şehirlere giden gençler bir de yol parasını düşünsün diye mi AKP’ye oy verecekler?
Ama belki de gençler okul kitaplarını alamadıkları için AKP’ye oy verirler, ne dersiniz?
Ya da belki okul kantininden simit veya kahve bile alamayacakları için AKP’ye oy verecek bir gençlik vardır oralarda bir yerde.
Okudukları üniversitenin kapısına kelepçe vurduğu için gençler AKP’ye oy verir mi dersiniz?
Ya da üniversiteleri için eylem yapan gençlere AKP polisi “Aşağı bak lan” desin diye oy verebilir belki.
En demokratik hakkı olan protesto hakkını kullanan gençler, “terörist” ilan edilmeye devam etmek için AKP’ye oy verebilir belki.
Üniversiteden mezun olurken, protesto olur korkusuyla mezuniyet töreni yasaklansın diye AKP’ye oy verecek bir gençlik var mı sizce?
Ya da üniversitesinde bahar şenlikleri, yaşadığı şehirde konserler yasaklansın diye AKP’ye oy verecek bir gençlik biliyor musunuz?
Bu liste daha uzar gider. Eminim sizlerin de aklına pek çok şey gelmiştir okurken. Gençlerin ailelerini etkileme potansıyellerini de unutmayalım. Velhasıl, aklı başında olan hiçbir genç, AKP’ye oy vermez.
AKP gençliği kazanmak için devrimciliğe sarılıyor ya, istedikleri kadar Erdoğan’ın ne kadar devrimci olduğunu anlatsınlar, devletin bütün imkanlarını gençliği kazanmak için harcasınlar, değil Erdoğan’ı devrimci ilan etmek, isterlerse Erdoğan’a Che’ninki gibi yıldızlı bere takıp dolaştırsınlar, sonuç değişmez:
Gençlik AKP’ye oy vermez!