No Result
View All Result

Gençliğin ve CHP’nin sloganları üzerine

Ali ÖZSOY by Ali ÖZSOY
22 Nisan 2025
in GÜNLÜK
0
Gençliğin ve CHP’nin sloganları üzerine

Gençlik isyanının ilk günlerinde, kitlesel bilinç hep doğru sloganlar attı. Bunların bir kısmı Tayyip, bir kısmı Apo ile ilgiliydi.

“Hırsız Katil AKP” sloganı ve diktayı hedef alan her türden slogan büyük bir coşku ve dalgalanma yaratıyor, en yükses ses düzeyine ulaşıyordu.

Kitle hareketi geri çekilirken genellikle yanlış sloganlar bir şekilde aradan sıyrılmaya başlar.

“Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” öbeği, bu eylemlerin en cılız ve en geç öne çıkan sloganıydı. Sanırım İngilizce’den Türkçe’ye çevirilmiş, “yeni aktivizm” damgalı 8 Mart sloganlarından biri.

Kesinlikle tamamen yanlış bir bilinç ve ruh hali. “İtaatsizlik” diye politik hedef olmaz. Hedefimiz AKP diktasını yıkmaktır. İzmir’de AKP binasına yürüyen çoğu liseli gençler, profesyonel “aktivizm”den bin kat siyasi ve devrimci bir bilince sahipti.

“İtaatsizlik” son zamanların moda deyimiyle zaten fabrika ayarıdır. İtaat eden kimse mi var? İtaat eden karşı saftadır, o da kendini itaat ediyor değil, “yönetiyor” sanıyor.

Sorun itaat sorunu değil, halk isyanının AKP’yi nasıl yıkacağı sorunudur. “Sivil itaatsizlik” 23 yıllık dikta ve direniş geçmişi sonunda oyalanılacak bir bilinç düzeyi değildir. Hele iktidarı talep ettiğini iddia eden CHP’nin “sivil itaatsizlik” çağrısı oksimorondur. Siyasi parti, adı üstünde siyasi iktidarı ister. En çaresiz yurttaş ancak “sivil itaatsiz” olabilir. O da aşılması gereken bir zaaftır, hedef değil.

CHP ve sayısız sol fraksiyon, çokça nasihat vermeye kalktıkları gençlerden ders almalı. Siyaseti CHP’ye halkın öğretmeye çalışması ne acı!

CHP’nin eylemin ilk gününden itibaren öne çıkardığı diğer slogan, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz” söz öbeği de çok kötü. Bir kere çok uzun, çok acıklı ve çok faydacı! Her atıldığında kitlenin enerjisi düşüyor. Tıpkı “Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek” gibi bireyci ve faydacı bir çağrı. Bu tür sloganlar uzun vadede hep kitleyi demoralize eder, kafasında soru işareti yaratır, kolektif politik hedeften uzaklaştırır.

Halkı önce “birey” olarak kurgulayıp, sonra o bireylerin toplamından yeniden halk yaratmak imkansızdır. Oradan halk devrimi çıkmaz. Ortak faydalara odaklanan geçici sosyal bloklar belki çıkar.

Bu son iki slogana neden solculuk atfediliyor? Arabesk bireycilik, faydacı feryatlar solculuk değildir. Solcuların solculuğu yeniden uyanan halktan ve gençlik kitlesinden öğrenmesi gerekiyor. Lenin’in 1917 Nisan’ın da kendi yoldaşlarına uyarısındaki gibi, “kitle” artık çoktan “öncü”nün önüne geçmiştir.

Bugün Türkiye’de politik unsurlar halkın kuyruğunda. Ama kuyrukçuluk yapsalar yine iyi. Halkı arkadan çekip duruyorlar. AKP iktidarının tek şansı, “itaat eden” bir muhalefete sahip olmasıdır. En büyük öfkeleri ise Türk milletinin asla bitmeyen inatçı direnişinedir.

Previous Post

Bu rejim kaybetmeye mahkûmdur

Next Post

İstanbul depremi için kime inanalım:
Celal Şengör’e mi Şener Üşümezsoy’a mı?

Next Post
İstanbul depremi için kime inanalım: Celal Şengör’e mi Şener Üşümezsoy’a mı?

İstanbul depremi için kime inanalım:
Celal Şengör’e mi Şener Üşümezsoy’a mı?

Facebook Twitter Instagram

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.

No Result
View All Result
  • TÜRKSOLU
  • GÜNLÜK
  • HAFTALIK
  • ARŞİV
  • İLERİ YAYINLARI KİTAPLIĞI

TÜM HAKLARI SAKLIDIR © 2022 TÜRKSOLU, ATATÜRKÇÜ, MİLLİYETÇİ, SOLCU GAZETE.