Göç İdaresi Başkanlığı, dün akşam Twitter’da yaptığı paylaşımla 40 akıllıyı resmen çileden çıkarttı! “Basın açıklaması” başlığıyla paylaşılan metin görselinde daha ilk cümlede panik başlıyor:
“Bugüne kadar, yabancı sayısının Türk nüfusuna oranla %20’yi aştığı 1.169 mahallemiz, yoğunluğun azaltılması amacıyla yeni yabancı kaydına kapatılmıştır. İstanbul’da kapalı mahalle sayısı 54’tür.”
Noktalamasına dokunmadığımız bu paragraftaki bozuk ve muğlak anlatım, ister istemez mesnetsiz yorumların, gerçeği yansıtmayan rakamların havada uçuşmasına sebep oldu. Yani Göç İdaresi, bu açıklama ile tam da amaçladığının tersine sebep olmuş oldu.
Suriyeli, Afgan, Paki ve diğerlerinin toplam Türk nüfusa oranının yüzde 20’ye vardığı zannedildi. Doğru dürüst sosyal medya hesabını idare edemeyen Göç İdaresi’nin göçü nasıl idare ettiğini varın siz hesap edin. Göç İdaresi, kantarın topuzunu kaçırıp işi Suriyelilere mi yaptırıyor diye düşünmeden edemiyor insan.
Twitter’daki açıklama metninde söylenmek istenen herhalde şu:
Bugüne kadar 1169 mahallede yabancı sayısı, Türk vatandaşı nüfusuna oranla yüzde 20’yi aşmış. Bu yüzden bu mahallelere yeni yerleştirme kaydı artık yapılmıyormuş. Söz konusu mahallelerin 54 tanesi de İstanbul il sınırları dâhilindeymiş. Ha, bir de ülke genelinde göçmen sayısı 4.893.752’ymiş.
Mesele çözüldü sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Göç İdaresi, metne “yabancı” ile başlıyor, “göçmen” ile devam ediyor, sonra yine “yabancı”, sonra yine “göçmen”den bahsediyor. En sonunda “düzensiz göç” ile mücadeleden bahsedip kapatıyor.
Metne göre 1169 mahallede Türklerin yüzde 20’sine varanlar “yabancı”. Ülke genelinde sayısı 4.893.752 olansa “göçmen”.
Burada kimin ne olduğu belli değil! Yabancı kim mesela? Tamam, turist değildir herhalde. O da bu rakama dâhil mi? Ama tanımı ne?
Göçmen kim oluyor peki? Geçici koruma statüsündeki Suriyeli, Afgan ve Pakiler mi? Eğer öyleyse geçici koruma statüsünde olmayan mülteci kaç tane? 5 milyona yakın rakamdan kasıt bunlar mı? Peki, sınır tecavüzü yoluyla ülkeye tazyik edenler kaç tane?
Durun, daha yeni başlıyoruz.
Twitter’daki bu basın açıklamasını Göç İdaresi Başkanlığının resmi internet sayfasında aradığınız zaman bulamıyorsunuz. Onun yerine aynı tarihte yayınlanmış (16 Temmuz 2023) bir başka basın açıklaması var. Başlığı şöyle:
“İstanbul’da 39 İlçenin Yabancıların İkamet İzinlerine Kapatıldığı” İddialarına İlişkin Basın Açıklaması
Gerçekten de birkaç gün önce İstanbul’un 39 ilçesiyle yabancıların ikamet iznine kapatıldığı söylentisi yayılmıştı. Twitter’daki paylaşımdan daha geniş kapsamlı olan bu açıklamada, söz konusu 1169 mahallenin 63 ile ait olduğu ayrıntısı var. Fakat bu metin, –Suriyeli Türkçesini geçtim artık– büsbütün anlaşılmaz halde.
Önce İstanbul’un 2019’da geçici koruma altındaki Suriyelilerin kayıt işlemine kapatıldığı belirtiliyor. Sonra; 2021 Ocak ayında Fatih ve Esenyurt, yeni ikamet izni başvurularına kapatılmış. Ekim 2022’de ise Bağcılar, Esenler, K.Çekmece ve Z.Burnu ilçeleri de yeni ikamet izni başvurusuna kapatılmış. Kayıt işlemi ile ikamet izni aynı şey değilse eğer, 2019’a kadar başvurmuş olan göçmen Suriyeli, İstanbul’a ikâmet için izin bekliyor demektir. Nerede bekliyor, orasını Allah bilir artık.
İnternet arkeolojisinin olmazsa olması WaybackMachine’in arşiv kaydına göre bu açıklama, Greenwich’e göre 10.49’da internet sitesine konmuş. Demek ki, akşamki Twitter paylaşımı, bu anlaşılması zor metnin daha da anlaşılmaz bir özetiydi.
Ancak burada en önemli husus, yüzde 20 meselesi. Anladık, ülkenin tümünde yabancı sığınmacıların sayısı yüzde 20’yi geçmemiş. Ama bu yüzde 20 neyin nesi? Niye bu rakam?
Seçim barajı gibi bir baraj var da bizim mi haberimiz yok? Hangi kanun? Hangi yönetmelik?
Yoksa yüzde 20, bir hedef mi? AKP, Göç İdaresi’nin ağzından demografik planı mı kaçırmış oldu?
Şunu anlamak için müneccim olmaya gerek yok. Yüzde 20’yi doldurmuş görünen mahalledeki yabancı, aslında yüzde 20’den fazla. Bunların bir kısmı zaten vatandaş oldu. Türk’ten sayılıyor.
Suriyeli, Iraklı, Afgan, Paki, Bengali kimi bulurlarsa getirip başımıza bela ederlerse ve bunlar da zamanla vatandaş yapılırsa toplam nüfusla birlikte gittikçe büyüyen bir yüzde 20’miz de olur elbet. O halde mütemadiyen tutulan bir yüzde 20, Türk milletini azınlık hale getirecek sığıntılar için bir bekleme havuzu olacak. Sırası gelen, vatandaşlık alıp ülkenin sahibi olacak.
Demek ki AKP, Türk milletinin ocağına böyle incir ağacı dikecek!