Depremden sonra Ordu’nun neden depreme müdahale etmediği, daha doğrusu iktidarın Ordu’yu neden alana sürmediği çok sorgulandı.
Oysa bunu çok sorgulamaya gerek yok, bir fotoğraf bize her şeyi anlatıyor.
Fotoğrafta Necip Fazıl’ın hemen yanında iki önemli ismi görüyoruz, Abdullah Gül ve Hulusi Akar.
Necip Fazıl, kimileri tarafından bize Türk fikir dünyasının önemli isimlerinden biri gibi yutturulmaya çalışılır. Necip Fazıl’ın tek fikri ise Ordu düşmanlığıdır. Yeniçeri adlı bir kitap yazmış, orada Türk askeri ve ordusu hakkındaki fikrini açıklamıştır. O kitaptan birkaç cümle aktarayım, görün bakalım fikir adamının fikri neymiş:
– “Türk ordusu, sadece Türk’ü ruhta ve maddede harap etmeye memur eşkıya sürüsü…”
– “Allah bu imansız ve vicdansız asker bozuntusunu kahretsin!”
– “Ordu isimli katiller ve çapulcular sürüsü…”
Necip Fazıl bu kitabı yazdığında yanındaki isim kimdi derseniz, resme bir daha bakın, onu orada göreceksiniz: Hulusi Akar!
Şimdi bu kitabı okuyan, Necip Fazıl’ın talebesi olan Hulusi Akar’ın hangi fikirle yetiştiğini bir düşünün bakalım.
Bu adam mı askeri deprem sahasına sürecekti?
Tabi sadece Hulusi Akar değil meselemiz. Bugünkü AKP kadrolarının hepsi Necip Fazıl’ın kitaplarındaki Ordu düşmanı fikirle yetişmiş, daha doğrusu fikir denilen zehirle yetişmişlerdir.
Bu isimlerden en tepedeki de Tayyip Erdoğan’dır. Erdoğan da tıpkı “kardeşi” Abdullah Gül gibi Necip Fazıl’ın talebesidir. Bugün onu eleştirir gözüken Davutoğlu ve Babacan da…
Türkiye’de Siyasal İslam budur: Ordu düşmanlığı.
Necip Fazıl’ın talebesi Tayyip Erdoğan’ın yine Necip Fazıl’ın talebesi olan Hulusi Akar’a “Ordu’yu deprem alanına gönder” talimatını vermesini mi bekleyecektiniz?
Saf olmayın.
Resme bir daha bakın…