CHP’nin yeni genel başkanı Özgür Özel, dün yaptığı açıklamada HDP (HEDEP) ve Kürtçülere sıcak mesajlar vermeye devam etti. Özel, kendisini Kılıçdaroğlu’nun Kürtçülerle yan yana durma merkezli ve mutlak kaybetme garantili stratejisini devam ettirdiği için eleştirenlere adeta meydan okudu:
“Yerel seçimlerde, geçtiğimiz seçimlerde özellikle o zamanki adıyla HDP’nin kazanamayacağı yerlerde aday göstermediği süreçte Kürt seçmenin çok önemli destekleri vardı. O desteğe layık yönetimler yaptığını düşünüyorum büyükşehir belediye başkanlarımızın. Dünya kadar seçmenin oy verdiği meşru ve TBMM’de bir siyasi parti. Seçmenlerine saygımız sonsuz. Yöneticileriyle hiçbir ilişki sorunumuz yok. Ben seçime girmesine izin verilen, her bir adayına aday olurken temiz kağıdı verilen, gözümün önünde bir suç işlemeyen ve insanların oylarıyla temsil edilen partileri birileri istiyor diye şeytanlaştıracak değilim. Bunu da herkes böyle bilsin.”
Elbette Özgür Özel de hukuken bir engellerinin olmamasının HDP’lileri, PKK yandaşı olmaktan aklamadığını, hukuka uygun olmakla Türk halkının gözünde ve vicdanında temiz, meşru olmanın aynı şey olmadığını gayet iyi biliyordur. Tabii HDP ile yan yana durmanın ona ve CHP’ye tüm ulusalcı, laik-demokrat milliyetçi kesimlerin sempatisini kaybettireceğini de…
Kendisi, dediği gibi HDP yöneticileriyle hiçbir sorun yaşamamış olabilir. Fakat bizim ve Türk milletinin sorunu var. PKK ve ona destek olan herkesle olduğu gibi. Diğer yandan HDP’lerin Özel’in gözünün önünde suç işlememiş olması da vakti zamanında Davutoğlu’nun canlı bombaları bildiklerini ama eyleme geçmeden bir şey yapamadıklarını söyleyen trajikomik açıklamasını andırıyor…
Fakat Özgür Özel’in bir gün için kendisine ayırdığı Kürtçülere yaranma kotası dolmamış olmalı ki bu berbat açıklamalarla da yetinmedi, tuttu bir de “X” adresinden Ahmet Kaya’yı andı. Bir parti genel başkanı olarak bu tip paylaşımlar yapmasının konumuna uygun olup olmadığı ayrı bir konu. Ama Ahmet Kaya’yı anmak, bir de tutup kullandığı görselde pervasızca Altı Ok’u kullanmak nedir? O oklardan birinin Türk milliyetçiliği olduğunu Özel belki unutmuştur ama biz unutmadık!
Ayrıca, Ahmet Kaya için kullandığı “son yıllarını vatanından ayrı geçirmek zorunda bırakılan” ifadesi de “Kürtçülük yapayım ama kaçak dövüşeyim, konuyu geçiştireyim” diyen bir şark kurnazlığından başka bir şey değil. Sanki kimse ne olduğunu hatırlamıyor… Anlaşılan Özel, yeteneksiz siyasetçilik alanında da selefini aşacak!
Evet, Özgür Özel Kürtçülere hoş görünmenin ve yerel seçimlerde HDP oylarını almanın peşinde. Tüm stratejisini bunun üzerine kurmuş, tam hız yola düşmüş. Fakat bu Kürtçülükteki aşırı hızın sonunun nasıl duvara toslayarak aracı kullanılmaz hale getirmek olduğunu bir önceki direksiyon ehli Kemal Bey’e sorabilir.
Peki, Özel, Kürtçülere gösterdiği anlayış ve müsamahayı ulusalcılara, milliyetçilere gösterdi mi? Mesela genel başkanlığa aday olduğu süreçte, Zafer Partisi ile ilgili söyledikleri neydi?
“Kürt seçmen bu duruma ne diyor? Cumhurbaşkanlığında bizi tercih etmiş olan Kürtler -ki ben bunu Diyarbakır’a gittim ve kulaklarımla duydum- ‘Biz Ümit Özdağ İçişleri Bakanı olsun diye mi oy verdik, biz MİT Müsteşarlığı Zafer Partisi’ne verilsin diye mi oy verdik?’ diyor.”
Konu şeytanlaştırma ise işte en ciddi örneği burada…
Aman Kürtler ne der, değil mi? Tek kıstas bu…
Özgür Özel’e soralım:
Sizin açınızdan Kürtçüler melek, ulusalcılar şeytan mı?
Biz cevabı biliyoruz. Tavrımız da ona göre olur. Ama buyurun net olarak açıklayın ki kimsede şüphe kalmasın!