İngiliz emperyalizminin tezgâhladığı terörist, bölücü ve gerici isyanın lideri Şeyh Sait hakkında tartışma devam ediyor.
AKP’nin ve PKK’nın Şeyh Sait ile ilgili görüşleri biliniyor. Zaten sırf bu iki mihrakın aynı ismi desteklemesi, sahiplenmesi Şeyh Sait’in tarihsel kişiliği hakkında bir hüküm vermemiz için yeterlidir. “Zararlı cemiyetler”, zararlı isimleri savunur. Ancak CHP’nin Genel Başkanlığına hasbelkader oturmuş Özgür Özel’in haddini bilmeden yaptığı açıklamalar konunun daha da alevlenmesine yol açtı. Özel, Şeyh Sait’in devlete karşı isyan ettiğini ancak isyan bastırılırken acılar yaşanmış olabileceğini, çocukları ve torunlarının acılarına saygı duymak gerektiğini ilan etti.
Birincisi, bu adamın çocukları ve torunları mükemmel ve çok rahat bir hayat yaşadı. Dedeleri Cumhuriyet’e isyan etmiş, vatana ihanet etmiş, Musul-Kerkük illerimizi kurtarmamıza da mani olmuştu. Yine de, İstiklâl Mahkemesi yargılamaları hiçbir şekilde hukuk dışına çıkmamış.
İstiklal Mahkemesi, on binlerce silahlı teröristin katıldığı isyanın yargılamalarında sadece elebaşlarına odaklandı. Toplamda, sadece ve sadece 47 idam hükmü infaz edildi. Mahkemede af ve merhamet isteyen Şeyh Sait, Türk Devletinin şefkatli ve adaletli davranacağını biliyordu. Kendisi hak ettiği adaleti buldu. Şefkat ise aile fertlerine fazlasıyla sunuldu. Ailesiyle ilgili kolektif bir yargılama ve cezalandırma asla söz konusu olmadı. Şeyh Sait’in bütün çocukları ve torunları milletvekilliğinden, belediye başkanlığına kadar en itibarlı mevkilerin keyfini çıkardı. Türkiye Cumhuriyeti’nde girmedikleri parti kalmadı. Hepsinin de rantını yediler.
Bu adamın çocuklarının ve torunlarının yaşadığı “acı” nedir Özgür Özel? Yanıt ver. Çünkü sen de TBMM mensubusun. Lokantada kebaplar çok ucuz. Maaşlar hiç fena değil. Hak edişler, lojmanlar, tesisler, süper emeklilikler, dokunulmazlıklar…
Anlatın Sayın Özel, anlatın. Bunlar acı şeyler mi? Yoksa acı değil ama kafanızdan acılar mı uydurup yakıştırdınız Şeyh Sait’in ailesine?
İkincisi! Özgür Özel, Sait’in anısına saygısızlık yapmayalım diyor, ama maşallah bu vatan hainlerinin torunları her gün rezil kepaze açıklamalarla, sadece Atatürk’e ve Cumhuriyet’i kuran kahraman kuşağa değil, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan on milyonlarca insana “kılıç artığı”, “güruh” diyerek hakaret ediyor.
Gazetelerden aynen aktarıyorum. Şeyh Sait Derneği (!) Başkanı ve Şeyh Sait’in torunu Mehmet Kasım Fırat, kamuoyu açıklaması adı altında, Türk milletine bakın nasıl hakaret etmiş:
“Osmanlının bakiyesinden başımıza bela olan bu gurüh, Balkan ve Kafkaslar’dan sürülen Rusların kılıç artıklarıdır. Aslında bunların Türklükle de alakası yoktur. Bu coğrafyanın yerleşik halkı olan Kürtlere ve onların değerlerine ahlaksızca saldırmaları bizler açısından kabul edilebilecek bir durum değildir (…)
Şeyh Said Efendi ve Arkadaşları 1925’te başlattıkları başkaldırı tam da bu kadroların İngilizlerle yaptığı işbirliği sonucunda Kürtleri imha ve yok etme politikalarına karşıydı. Ne ilginçtir ki bir Kurtuluş Mücadelesi 1919’da başlayıp bir yıl içerisinde başarıya ulaşması da bunun bir proje olduğunu bizlere göstermektedir. Şeyh Said Efendi ve Arkadaşlarının canları ve mallarıyla mücadele edip bedel ödedikleri bu dava Kürt halkına büyük bir miras bırakmıştır. Günümüzde Kürt toplumunda Marksistinden, Liberaline, Müslümanından, gayrimüslümüne hatta radikal sayılabilecek bazı ideolojilerin Şeyh Said Efendi ve Arkadaşlarına sahip çıkıp önemli bir duruş sergilemeleri manidardır.
Şunu çok iyi bilin, Ey ittihatçıların torunları! Bu halka ve onun değerlerine yapacağınız bütün saldırı ve edepsizliğe karşı var gücümüzle karşı koyacağımızı unutmayın.”
Bu ırkçı, gerici ve bölücü alçağa Türk gençliği ve milleti mutlaka yanıt verecek. Aslında sadece Türk düşmanlığı değil, Osmanlı ve İslam düşmanlığı da yapmaktadır.
Birincisi Osmanlı Balkanlar’da kuruldu. İslam’ın en çok cefa çeken, en mücahit kavmi olan Türk milletinin en fedakâr alp erenleri Kosova Ovasında gazilik ve şahadet destanları yazıyorken, daha Karaman Beyliği ayaktaydı. Anadolu’nun çoğunda Osmanlı varlığı yoktu. Ne vardı? Karaman vardı, Ramazanoğlulları vardı, Akkoyunlu vardı.
Bak alçak. Diyarbakır’da Akkoyunlu vardı! Öz ve öz Türk’tü yine. Senin gibi ne idüğü, nereden geldiği asıl belirsiz olan Haçlı uşağı tipler hiç yoktu. Sonra tüm Anadolu Türklüğü ve Kafkas Türklüğü de Osmanlı sayesinde birleşti. Yani bu alçak, Balkanlı ve Kafkaslı düşmanı değil aynı zamanda Osmanlı düşmanıdır.
İkincisi, Balkanlar ve Kafkaslarda soykırıma uğrayan ve yine de savaşa savaşa, cephe cephe geri çekilerek emperyalistleri Anadolu’ya sokmayan, milyonlarca evlad-ı fatihana düşmanlık eden bu alçak, aynı zamanda Haçlı köpeğidir. İslam düşmanıdır. Rus hayranıdır ki, dedeleri de Rus madalyalıdır zaten. Kılıç artığı dediği on milyonlar sayesinde bu topraklarda Kurtuluş Savaşı verilebildi. Tabii sen Barzani gibi ya Rus uşağı ya ABD uşağı olarak yaşamak isterdin.
Üçüncüsü, “Balkanlar ve Kafkaslardan gelen güruh” dediğin insanlar Boşnak, Arnavut, Pomak, Çerkez, Nogay, Tatar demeden sapına kadar Müslüman sapına kadar Türk’tür. Onlar şereflidir. Hainlik asla düşünmez. Sen sadece Türklere değil Müslüman olan herkese, her kavme düşmansın. Haçlı uşağı fitne erbabı!
Dördüncüsü. Marksist, liberal, gayrimüslim, dinci, şoven demeden Kürtlük adına bizden hesap soracağınızı ilan ediyorsun. Bütün farklı renklerle Şeyh Sait de birleştik diyorsun. Haklısın. Hepiniz bin bir türlü şekle ve renge girersiniz zaten. Ama Türk Milleti kim İngiliz uşağı kim hain hemen anlar. İstediğin şekle gir. Hesap vereceksin.
Buyur Özgür Özel! Sen haine saygı duy, biz de onlarla anlayacakları dilden konuşmaya devam edeceğiz.