Yaklaşan seçim öncesinde toplumsal gücü her geçen gün daha da azalan AKP, çareyi sosyal medya üzerinde yürüttüğü propaganda faaliyetlerinde arıyor.
Geçtiğimiz aylarda Atatürk’e “mülteci” diyen “kıdemli” trollerden Tuğrul Selmanoğlu’nun “yurtdışı sosyal medya sorumlusu” olarak görevlendirilmesi, AKP’nin sosyal medya örgütlenmesine ağırlık vereceğini ve bu faaliyetlerden sorumlu isimleri seçim döneminde aktif olarak kullanacağını gösteriyor.
AKP’nin sosyal medya faaliyetinin temel olarak iki amacı olacak.
Özellikle deprem sonrası ortaya çıkan acizliğin örtülmesi ve deprem sonrasında oluşan büyük yıkımın bir “başarı öyküsü” olarak takdim edilmesi açısından sosyal medya faaliyeti önem taşıyor.
AKP seçmeninin bile iktidar medyasına itibar etmediği düşünüldüğünde; sosyal medyada “tarafsız” görünen AKP’li hesapların “devletin çok iyi çalıştığı” propagandasını yapması trollerin temel yöntemi olacak.
Diğer taraftan sayısı 3 milyona yaklaşan genç seçmen, bu seçimde ilk defa oy kullanacak. İktidar, bu seçmenlere ulaşmak için sosyal medyayı kullanacak.
Bugüne kadar AKP ile organik ilişkilerini inkar eden trollerin kendilerini deşifre ederek sahaya sürülmesi, iktidar açısından zor geçecek seçim süreci için başlatılan bir seferberlik hali.
Yalanların en büyüklerinin piyasaya sürüleceği, hızla yaygınlaştırılacağı ve hiçbir ahlaki kaygı güdülmeyecek bir dönem var önümüzde.
On binlerce “Yeliz”in piyasaya sürüleceği günler bizi bekliyor.
Geçmişte Fethullahçıların Atatürk resimleriyle hesap açmasına benzer biçimde, troller de özellikle “kadın” resimleriyle hesaplar açarak “bu sefer oyum Erdoğan’a” propagandası yapacak.
Bu sahte hesaplardan bol bol CHP ve İYİ Parti arasında gerilim yaratmak için yalanlar üretilerek muhalif kesime yönelik provokasyonlar düzenlenecek.
“İnceci” ya da “Özdağcı” gibi görünen ve muhalefete saldıran hesapların sayısında çok büyük bir artış göreceğiz.
Bu hesaplar daha çok “bu seçimlerde oy kullanmayacağım” propagandası yapacak.
Muhalif sokak röportajlarında verilen “Erdoğan” yanıtları montajla birleştirilecek ve sokakta “Erdoğan’ın güçlü olduğu” algısı oluşturulacak.
Montaj, kurgu ve sahte hesaplar üzerinden yürütülecek büyük bir kampanyanın hazırlığı yapılıyor.
Deprem bölgesindeki yetersizlikleri dile getirenlere “tasmalı itler” diyecek kadar trolleşmiş Selmanoğlu gibi bir ismin AKP seçim kampanyasında görevlendirilmesi bu seferberlik halini gösteriyor.