AKP döneminde bu da oldu, camiyi düğün salonuna çevirdiler.
Her geçen gün, “bugün olmaz diyeceğimiz ne olacak” diye güne başlarken, AKP Türkiye’si her Allah’ın günü beni şaşırtmaya devam ediyor.
Haberlerde görmüşsünüzdür, mihrabın önüne konan süslü bir masa, yanında dilek ağacı, nikah sertifikası falan, bir de türbanlı gelin…
İbadet edilen yerde nikah kıydırdıktan sonra bir de pasta kesiyorlar.
En baştan söyleyeyim, camide nikah haberlerini görünce aklıma gelen ilk şey, filmlerde gördüğümüz kilisede evlenen Hıristiyan çiftler oldu. Camide nikaha imza atan çiftimiz bunu düşünmüş müdür bilmiyorum ama ibadethanelerinde evlenen o çiftlere özendiklerine eminim. Nikahları camide kıyılınca daha mı kutsal olacağını düşünüyorlar nedir?
AKP döneminde fütursuz bir şekilde siyasete alet edilen dinin geldiği son noktadır camide düğün.
AKP iktidarı tarafından ibadethane olma özelliğinden çıkarılan caminin geldiği son nokta, düğün salonu olarak kullanılmasıdır.
Lafa gelince biz laikler en büyük din düşmanıyızdır ama bunu kanıtlayacak tek bir şey ortaya koyamazlar. Gezi’den beri atıp durdukları bir yalan var: Camiye ayakkabılarıyla girdiler, camide içki içtiler diye. Caminin imamı bile “yalan söylemek günahtır” diyerek böyle bir şey olmadığını ifade etmişti. Buna rağmen yalanlarını sürdürmeye devam ettiler.
Ancak dine de, camiye de en büyük hakaretin AKP olduğunun tonla ispatı var.
AKP döneminde camiler futbol sahası olarak da hizmet etti. Gaziantep’te Hacı Yasin Kaplan Camii’nde futbol maçı yaptılar.
Kuran kurslarını teşvik için sportif etkinlikler adı altında camileri tenis kortlarına, voleybol sahalarına çevirdiler. Ayasofya müzeyken bale yapıldı diye ortalığı ayağa kaldıranlar, camilerde aerobik kursları verdiler.
Erdoğan cami avlusundan seslenince diğer AKP’liler geri kalır mı? Yakın zamanda adını sık duyduğumuz Zehra Taşkesenlioğlu, caminin içine soktu siyasi konuşmaları. Sonra da Kocaeli’de AKP milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu, Başiskele Hayrat Camii’nin içinde seçim çalışması yaptı.
AKP döneminde camilerin amacı dışında kullanılmasına ilişkin akla gelen ilk örnekler bunlar.
Hani CHP döneminde (Atatürk ve İnönü dönemi kastedilerek) camiler yıkılıyor diye yalan söyleyen AKP’lilerin yönettiği Türkiye’de camiler gerçekten yıkıldı. Malatya’da Hollandalı bir şirketin AVM yapmak için yıktığı cami en bilinenidir. Bunun gibi daha onlarca örnek ve Erdoğan’ın “yol için gerekirse cami yıkarız” sözleri arşivde duruyor.
İcra yoluyla cami satıldığını bile gördü bu ülke AKP iktidarı döneminde. Kahramanmaraş’taki Uncular Camii’nin, Kahramanmaraş 1. İcra ve İflas Müdürlüğü tarafından satılması kararlaştırılmıştı.
Cami cami olalı AKP dönemindeki kadar zulüm görmedi desek yalan olmaz.
Kâbe diye üzeri siyah örtülü kare bir platformun etrafında tavaf eden, yine Kâbe, Kuran şeklinde pastalar kesip yiyen bir kitle, camiyi düğün salonuna çevirmiş çok mu?
Aranızdan “imamların kadınlarla basıldığı camilerde düğün yapılmış çok mu?” diyenler olacaktır. Onlar da kendilerince haklılar.