7 Ekim’de Hamas’ın saldırısından hemen sonra, İsrail Gazze’ye yönelik büyük bir bombardımana başladı. Şu anda karada da çatışmalar sürüyor.
7-8 Ekim günleri son derece pasif ve hatta İsrail yanlısı açıklamalar yapan AKP yetkilileri, sonra birden bire en sert ve abartılı tepkilerle İsrail’e saldırmaya başladı. Bunun üzerine Türk Solu’nda 12 Ekim tarihinde bir yazım yayınlandı. Başlığı “AKP-ABD-İsrail, Gazze sığınmacıları için pazarlığa başladı” idi.
Bu başlık bir bilgi veya duyum üzerine atılmadı. AKP’yi tanıdığımız için ne yapacağını biliyorduk. Çünkü şunu hepimiz çok iyi biliyoruz ki; eğer AKP bir konuda “Eyyyy” diye bağırmaya başladıysa, belli ki orada bir satış gerçekleştirecektir ve amacı fiyat kızıştırmaktır.
Nitekim tam olarak öngörümüz doğrulandı. “Sızan” daha doğrusu sızdırılan MOSSAD raporunu ilk olarak ABD medyası yayınladı. Hamas saldırısına güya “hazırlıksız” yakalanan MOSSAD, Gazze’nin işgali durumunda buradaki 2,5 milyon Filistinliyi nereye süreceğinin lojistik planını çoktan yapmış. Sızdırılan rapordan aynen aktarıyorum:
“(…) Belgede Gazze’deki sivil nüfusun Sina’nın kuzeyindeki çadır kentlere taşınması, ardından kalıcı şehirler ve tanımlanmamış bir insani koridor inşa edilmesi öneriliyor. Yerinden edilmiş Filistinlilerin girişini engellemek için İsrail içinde bir güvenlik bölgesi kurulacak. Raporda, nüfusu temizlendiğinde Gazze’ye ne olacağı söylenmedi…
(…) Mısır mutlaka Filistinli mültecilerin son durağı olmayacaktır. Belgede Mısır, Türkiye, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin ya maddi olarak ya da yerinden edilmiş Gazze sakinlerini mülteci ve uzun vadede vatandaş olarak kabul ederek planı desteklediğinden bahsediliyor. Belgede, Kanada’nın “hoşgörülü” göçmenlik uygulamalarının da burayı potansiyel bir yeniden yerleşim hedefi haline getirdiği belirtiliyor.” (Kaynak: https://abcnews.go.com/amp/International/wireStory/israeli-ministry-concept-paper-proposes-transferring-gaza-civilians-104487924?fbclid=IwAR1oxlEhJ7XuQtpXR9zLTrUK6H6uxV4VLgbilwchPP1OPl9MadPluNApdwg)
Yani Gazzelilerin bir kısmını Sina’ya, kalanlarını da Türkiye’ye sürmeyi planlıyorlar. Diğer ülkeler de Türkiye’yi daha doğrusu AKP’yi finanse edecekmiş.
“Eyyy İsrail” diye bağıranların yürüttüğü “at pazarlığı” böylelikle ortaya çıktı.
Bu bir komplo teorisi veya öngörü değil. Halka “Filistin’in en büyük savunucusu, kahraman mücahit Erdoğan” palavraları sıkılırken; Filistin’e en büyük ihanet için İsrail ile pazarlık yapılıyor.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken, dün Ankara’ya geldi. Gelmeden hemen önce yine uluslararası haber siteleri Gazze’den Türkiye’ye gönderilecek ilk kafilenin yola çıkmak üzere olduğunu yazdı. Aktarıyoruz:
“SON DAKİKA: Türkiye sağlık bakanı, ülkesinin ve Mısır’ın acil bakıma ihtiyaç duyan yaklaşık bin kanser hastası ve diğer yaralı sivilin tedavi için Gazze’den Türkiye’ye nakledilmesi konusunda anlaştığını söyledi.” (https://twitter.com/spectatorindex/status/1721180769241174460?t=oIMK0JSlDXerB1NSK0Shng&s=08)
Haberi yine önce yurtdışından, Batı’dan öğreniyoruz. Ülke içinde sonradan duyuluyor. Tepkiler yükselince de; “muhalefet kanserli Gazzelilerin dahi ölmesini istiyor, bunlar İsrail’den beter” diye rezil AKP propagandası devreye giriyor. Böylelikle Filistinlilerin sürülmesi için para pazarlığı yapan ve İsrail’e boş alan gösteren AKP, “Mücahid” oluyor, buna karşı çıkanlar “Siyonist”. Siz harbiden şeytana pabucunu ters giydirir, Firavunu hayretler içinde bırakırsınız.
Bu haberden hemen sonra Blinken’in Ankara’ya inişi gerçekleşti. AKP medyası Ankara’da bir iki üst geçidin üstündeki pankartları paylaştı. Bir de Hakan Fidan meslektaşı Blinken’in elini sıkmış ama yanaklarından öpmemiş. Ona Osmanlı tavrını göstermiş. Sahtekâr Aktroller ve “İslam”cılar saçma sapan müzikli Hakan Fidan videoları paylaşıyor.
Peki, ama Hakan Fidan ile Blinken neyin pazarlığını yapıyor? Biz söyleyelim. Filistinliler sürülecek ama geniş bir alan isteniyor. Hem de İsrail’den uzak olsun bu sefer. Hedef bu seferki sürgünde Türkiye. Böylelikle İsrail Filistin sorununu nihai olarak çözmüş olacak. Belli ki artık pazarlık son aşamasına gelmiş. Detayları da bugün hem MİT hem de MOSSAD ile bağlantılı olduğunu saklamayan OdaTV’den öğreniyoruz.
OdaTV ilginç bir haber metni paylaştı. CIA’nin gölge yayın organı Filistinlileri Türkiye’yi sürme planının detaylarını yazmış. İyi de hangi yayın organı bu? Bunun adı yok. Yani MİT ve MOSSAD’ın kendi ellerine verdikleri metni paylaşmışlar. Aynen aktarıyoruz:
“Bu kişiler çeşitli ülkeler arasında dağıtılacak ve bu ülkeler de ekonomik yardımda bulunacak. Mısır’ın IMF’ye olan borcu ödenecek, Türkiye’nin ihtiyacı olan döviz sağlanacak. Mısır’a 950,000 kişi, Türkiye’ye 750.000 kişi, 400.000 kişi, istekli olmaları halinde çeşitli Arap ülkelerine, 150.000 kişi Suudi Arabistan’a, 100.000 kişi Körfez ülkelerine, 50.000 kişi Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’ya, Batı Şeria’ya 50.000 kişi…
Türkiye ve Mısır, ev sahipliği yaptıkları mülteciler için BM ve AB fonlarının yanı sıra Körfez ülkelerinden doğrudan nakdi yardım ve çeşitli konularda destek alacak. Bu süreç ve sonrası için en az 30 milyar dolarlık bir fon hazırlanıyor.”
Biz 500 bin demiştik, OdaTV’nin propagandasına göre ya da Fidan ve Blinken görüşmesinden “sızan” bilgilere göre sayı 750 bin’e çıkmış.
İsrail 1948’den sonra ikinci büyük etnik temizliğe, Filistinlilerin Nakba dediği ve her yıl büyük bir yas ile andığı Büyük Sürgüne hazırlanıyor. Filistinlileri sürmeye kararlılar ama nereye? Tabii akıllarına ilk olarak AKP’nin, ABD ve AB’nin kiralık “mülteci kampına” çevirdiği Türkiye geliyor.
Bir ay önce yazdığımızı yineliyoruz. Bunlar “Eyyyy” diye bağırırsa emin olun ki satış yakındır.
Filistin Davasının en büyük düşmanı bu takiyeci “İslam”cılar. Nihayet Gazze’yi de İsrail ile birlikte tasfiye ediyorlar. AKP liderinin övündüğü gibi: “BOP Eş Başkanlığına” aynen devam!
En büyük İsrail uşağı sizsiniz! Para için satmayacağınız şey var mı?