BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin Ukrayna’daki misyonu, hak ihlaleriyle ilgili son raporunu geçen hafta yayınladı.[1] Dün ise Yüksek Komiser Volker Türk, BM İnsan Hakları Komisyonu önünde bu rapor ışığında bir sunum gerçekleştirdi.[2]
BM’nin tespit edebildiği kadarıyla 600’e yakını çocuk olmak üzere en az 10 bin Ukraynalı sivil, Rusya tarafından katledildi.
En az 18.500 sivil ise yaralandı. Bunların çoğu ağır yaralı.
BM raporu, işgal bölgelerinde Ruslar tarafından gerçekleştirilmiş en az 142 yargısız infaz vakasını da tek tek belgelemiş.
Rusya, Ukrayna’da sivilleri ayrım gözetmeksizin değil dosdoğru hedef alarak vuruyor. Sırf 1 Ağustos – 30 Kasım tarihlerini içeren son dönemde 2.500’e yakın sivil, Rus saldırılarında ya öldü ya da yaralandı.
Rapor, sivillerin üzerine top mermisi, güdümlü füze ve savaş hukukunda başlı başına yasak olan misket bombalarının kullanımını da teyit ediyor.
Ayrıca Rusların hastane ve okul başta olmak üzere sivil binaları bombaladığı da kaydediliyor. Şubat 2022’den bu yana 1.300’ün üzerinde eğitim ve sağlık tesisi hasar görmüş veya yıkılmış. Bunların sadece 100 tanesi, söz edilen dört aylık döneme ait. Bu da neredeyse her gün bir tesis demek.
İşgalci Rusya tarafından gıda depoları başta olmak üzere tüm sivil altyapının hedef alındığı, insanî yardımların engellendiği, çocuk yetişkin ayırt etmeden yaralama, sakatlama ve cinsel saldırılar dahil olmak üzere her tür işkencenin sistematik olarak uygulandığı, ayrıca Rusya’nın insan kaçırdığı da anlatılıyor.
Demin belirttiğim gibi bu, Ukrayna’daki son durumun bir muhasebesi. İki yıla yaklaşan işgalde Rusya’nın savaş suçları, daha ilk günden, hatta öncesindeki politik söylemler ve motivasyon itibarıyla soykırım tanımına uyuyordu.
Rusya’nın insanlığa karşı suç işlediği, sivil katliamı yaptığı, savaş suçlusu olduğu gün gibi ortada.
Şimdi geçen aydan kalma bir haberi hatırlayalım mı?
“Eski AK Parti Milletvekili Metin Külünk ile avukatlar Mücahit Birinci ve Burak Bekiroğlu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne iletilmek üzere suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da Başbakanı Netanyahu’nun UCM’de soykırımla yargılanması için yapılan başvuruyu Adalet Bakanlığı’na gönderdi.”[3]
İşte ikiyüzlülüğün resmi tam da burada karşımızda duruyor.
Maksat acıları, sivil cesetleri ve sivillere yönelen kurşunları mukayese etmek değil. Ama Doğu Türkistan meselesinde de vurguladığımız[4] gibi birileri bizim yerimize bu mukayeseyi zaten yapıyor ve bir seçim dayatıyor.
O yüzden belirtmek zorundayız; 2014’te başlayan Kırım ve Donbas işgallerini de 22 Şubat 2022’deki genel Rus istilasını da kimse kışkırtmadı. Ukrayna, Hamas terörünün 7 Ekim’deki iğrenç saldırısına benzer bir etnik öfkeyi Rusya’ya veya Ruslara kusmadı. Aslında 22 Şubat tarihi bile Putin’in bilinçli bir seçimiydi. Ukrayna parlamentosu (Rada), Rus ajanı Yanukoviç’i 22 Şubat 2014 tarihinde 328’e 0 gibi tarihî bir oylamayla Cumhurbaşkanlığı görevinden azletmişti.
Harekat öncesi sınırda 200 bin asker biriktiren Rusya ise, Ukrayna’yı işgal etmeyi yıllardır planlıyordu.
Elbette insanlığa karşı suçlarda bahane olmaz ama Rusya’nın Ukrayna’daki savaş suçlarında İsrail’deki gibi bir bahane bile yok! Hamas saldırısında İsrail istihbraratının zafiyeti bile ortaya çıktı.
Türkiye de ise AKP’nin ikiyüzlü Ukrayna politikası, Rus muhipliğinin derin nüfuz şebekesiyle birleşince işte böyle bir ahlaksızlık ortaya çıkıyor.
AKP, iki yıldır ayan beyan devam eden savaş suçları karşısında Ukrayna’ya İHA/SİHA satıp jet know-how’ı almakla, Ruslara ise Akkuyu’da vatan toprağını peşkeş edip ülkeyi Rus mafyasının dolarıyla kirletmekle meşgul.
İsrail-Filistin meselesinde ise ikiyüzlülüğün boyutu; Hayfa limanına gemiciklerle Barzo-petrol taşıyıp Starbucks ve yılbaşı süslemesi üzerinden Türk halkına Hamas terörü uygulamak şeklinde gerçekleşiyor. Bir de iş olsun diye Netanyahu hakkında suç duyurusunda bulunarak…
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, insanlığa karşı işlenmiş suçları tespit etmek istiyorsa önce tepeden tırnağa AKP’yi, bağlı işadamlarını ve sokak çetelerini incelesin. Ukraynalı masumların ve İsrailli-Filistinli sivillerin gerçek katili İslamcıların burada insan hakları ve daha adil bir dünya nutukları çektiğini dehşet içinde görecekler.
[1] Reliefweb, 12 Aralık 2023, Report on the human rights situation in Ukraine: 1 August to 30 November 2023 (A/HRC/55/CRP.2)
[2] BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), 19 Aralık 2023, Russia “should immediately cease its use of force against Ukraine,” Türk declares
[3] Euronews, 14 Kasım 2023, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun UCM’de yargılanması için suç duyurusu
[4] Türk Solu, 6 Aralık 2023, Filistin’e destek çıkanlar, Doğu Türkistan için susuyor!
https://www.turksolu.com.tr/filistine-destek-cikanlar-dogu-turkistan-icin-susuyor/